uykuda gezenin türküsü

entry1 galeri
    1.
  1. yeşil isterim seni, yeşil...
    yel, yeşil. yeşil dallar.
    tekne, süzülür suda
    at dağın doruğunda.
    belinde, hayâlleri,
    kız dalar balkonunda,
    teni yeşil, yeşil saçı,
    gözü soğuk, gümüşten.
    yeşil istedim seni.
    ışığında oynak ayın
    bakar her şey bu kıza,
    bakar onlar, bu bakamaz.

    yeşil isterim seni, yeşil...
    koca, parlak yıldızlar
    dalgın balıklarla gelir
    şafak yolunu açan.
    incir, yelleri takılmış,
    dallarının ucuna;
    tepe dikilmiş durur.
    hırçın kediler gibi.
    kim gelecek ama, hem nereden?
    balkonunda durur kız
    teni yeşil, yeşil saçı
    denizin acısında hayâllerine dalmış...

    —arkadaş gel değişelim
    atımla evini,
    koşumumla aynanı,
    bıçağımla örtünü.
    arkadaş, kanlar içindeyim,
    geldim ta cabra kapılarından.
    —olaydı oğlum, olaydı,
    yapar, bitirirdik işi.
    ama ben, ben değilim artık,
    evim de artık evim değil.
    —arkadaş, yatağımda
    ölmek isterdim namusumla.
    karyola çelikten olsun
    çarşaflar da ketenden...
    görüyorsun yaramı
    boydan boya açılmış.
    —yüzlercesi esmer gülün;
    süsler ak kefenini.
    kanın kokulu, kaynar
    urbanın içinde.
    ama ben, ben değilim artık
    evim de evim değil.
    —bırakın da tırmanayım
    hiç değilse, balkonlara:
    bırakın tırmanacağım, bırakın
    o yeşil balkonlara!
    kat kat ay ışığında
    sular dökülür durur.

    çıkıyor iki ahbap
    o balkonlara doğru.
    peşlerinde bir yol kan;
    peşlerinde gözyaşı.
    damlarda titriyordu
    ışıcığı kandillerin.
    binlerce billûr, keskin,
    şafağı, yaralıyordu.

    yeşil isterim seni, yeşil...
    yel, yeşil. yeşil dallar.
    onlar hâlâ çıkıyordu...
    koca rüzgâr bırakıyordu
    ağızlarında tadını
    öd'ün, nane ile fesleğen'in.
    arkadaş! söyle bana,
    nerede acı kızın?
    nasıl beklerdi seni!
    ne de bekledi seni!
    yüzü taze, saçı kara,
    bu yeşil balkonlarda.

    sarnıcın kenarında;
    durmuş çingene kadın.
    teni yeşil, yeşil saçı,
    gözü soğuk, gümüşten.
    ay ışığı bir kıymık
    tutunmuş ona suda.
    gece, insanı sarar
    küçük meydanlar gibi.
    sarhoş bekçileri şehrin
    sızmış kapı dibine.
    yeşil istedim seni...
    yel, yeşil; yeşil dallar.
    tekne süzülür suda
    at dağın doruğunda.

    federico garcia lorca
    (bilge karasu'nun çevirisiyle)
    4 ...
bu entry yorumlara kapalı.
© 2025 uludağ sözlük