kısmi doğruluklar içeren önermedir. şöyle diyelim; ''babanızdan size bir araba kaldı ve siz bu arabanın fiyatını hiç umursamazsınız''
bu dogru mu? evet! neden? çünkü zaten arabayı sen almamışsın, baban almış arabayı, sen de bana ne parasından babam almış nasıl olsa diye düşünüyorsun, bu da onun gibi işte. her ne kadar pek çok din ve inanış olsa da, sen sana öğretileni benimsedin, kaideleri, ritüelleri, vadettiklerini aklına yatsa da yatmasa da inandın çünkü sana inanman söylendi. kimin kulu, kimin ümmeti olduğuna kendin seçmedin öğretileni kabullendin.
demem o ki; çoğu kişi dini içinde tartışmaz, aklına yatmayan yeri olursa üstüne gitmemeyi yeğler, çünkü tembeldir, nasıl olsa mantıklı bi açıklaması vardır der, inanç da budur zaten, kayıtsız şartsız kabullenmektir. bu yüzdendir ki iman etmiş olanla dini tartışmanız beş dakika sonra tıkanır. aşikar olanı iyice gözüne soksanız bile ''olabilir ama vardır bir hikmeti'' der. aynı şeyi sizin için düşünür. ''bu kadar alamet, işaret varken nasıl inanmazsın' der. herkes kendi tarafınca haklıdır aslında, velhasılı dini tartışmak olanaksızdır...