cok fazla cavusa asilan ve bu mubadeleden halsiz ayrilan kismetsizlerin, kismetinin acildigini o gun nereden bilecekti? dort aydir duzenli sevismesine ragmen, siklikla yalnizligini paylastigi ve yasama sevincini harcamak icin actigi parmak hesabina gomulmus, bilgisayar karsisinda kendini parmaklarken telefon caldi. arayan, aylardir aramayan, arandiginda bulunamayan, su anda parmaklariyla aradigi seyin kendisiydi. telefonu kapattiktan sonra, malafatiyla tuslarina bastigi bir ahizeyi canlandimis gibi, aleaddinin sihirli lambasiymiscasina esofmanini yukari kaldirdi.
bulustuklarinda, kadina en sevdigin film ne diye sordu. tanistigi her kadina pazarladigi ruhu, bir ayna aksi prezentasyonuyla dunyaya acilirdi. mumkun mertebe ortak noktalarla doldurulmaya calisilan muhabbetin suratle gelecegi noktayi kadin tahmin ediyordu. fakat umut etmek, her seyin yuzde ellisidir hikayesiyle buyuyen ve sundurulen genclerin samimiyetiyle, en sevdigi filme amelie dedi.
empirik bilginin kivamiyla, ne cok ortak noktamiz var, dolmasini saran, sardigi dolmanin harcini da ufki bir bakis, derin bir nefes sonrasi su aciklamayla yapan adam: x filmini izledin mi diye heyecanla sordu.
filmi izlemedigine emin oldugu icin, hayir yanitini alan adam soyledi, birlikte muhakkak izlemeliyiz. kadin kabul etti. film oynarken adam kadinin umudunu sabaha kadar dogradi, dogradiklarini bir sabah bir entrye meze olarak katti.