sezai karakoç öyle bir dünya çiziyor ki içine girmek bir köşeye ilişmek için tüm ömür çabalamamız gerekebilir. görünütümüz bir çizgiden ibaretken sezai karakoç'un kelimelerle bir tablo yapması çaresizliğimizin/varlığımızın anlamsızlığının alameti farikası oluveriyor.
sakın yanlış anlamayın bu bir illüzyon değil gerçeğin ta kendisi. sözlerin manasını masanın üzerine bırakıp gidiyor karakoç en sevgiliye dair yazdığı sözleri yanına alıp. biz içimizde kalakalıyoruz. kendi hapishanelerimizde/kendi hücrelemizde yalnız bırakıyor bizi. onun durduğu yer şiirinin durduğu yer özgürlüğün durduğu yerdir.
'sen geldin benim deli köşemde durdun
bulutlar geldi üstünde durdu'