son din adamının bağırsağıyla kralı as

entry3 galeri
    1.
  1. fransız devriminin mottolarindan. 250 yıl önce gerçekleşen bir devrim günümüz dünyasını şekillendirmis ve şekillendirmeye devam etmektedir. son 300 yıldır din ve bilim arasında büyük bir çatışma vardır. bir tarafta cahil kesimin cehaletiyle göbeğini büyüten Nihat nakitoglu gibi islam papazlari bir tarafta ise gerçekleri ölesiye haykıran turan dursun gibileri.

    Bizim devrimimiz 94 yıl önce başladı ve hiç bir zaman dünyanın geri kalan kısmındaki devrimler gibi kan dökülmedi. zamanının çok ilerisinde düşünen Atatürk gönülleri fethetmek ilkesine inanmıştı. tatlı bir hayal kurmuştu. bu hayal modern Türkiye'nin bilim ve teknoloji ışığında aydınlandıgi, gariban türk köylüsünün dünyanın geri kalanıyla her alanda yarıştığı, feodal düzenin yıkılarak yerine toplumun kendi kendisinin efendisi oldugu guzel bir düştü.

    bircok sey planladigi gibi olmadi. sonra gelen yoneticilerin çoğu Atatürk'ün yaptıklarının tam tersini yaptılar. bu konuda can alıcı nokta ise dini adeta morfin gibi kesik alacakları her yerde kullanıp halkı uyusturmalariydi. cehaletle, ekmek kavgasina mecbur edilen Türk halki gunumuze kadar bu zihniyetin ürünü olarak beyni uyuşmuş halde sorgulamadan uzak bana dokunmayan yilan bin yasasin felsefesiyle satılmış yoneticiler tarafından yonetildi.

    ve simdi 2016 yilinda kurulus gayesinin fazlasıyla disina cikan diyanet işleri tipki 1500 yil evvelki zihniyetin emrettiği sekilde halki birbirine düşmeye, kendinden olmayani yoketmeye çalışıyor. 94 yil once basarilmaya calisilan tatli hayaller agizlarindan les kokulu salyalar akan sarlatanlar tarafından mahvediliyor. butun bunlar sozde ortadogunun bir zamanlar örnek ulkesi olan turkiyede yaşanıyor.

    dinin karıştığı bir cok sey bozuluyor, karariyor, karartıyor ve insanlari hüzne kedere hatta ölüme sürüklüyor. daha iki gün önce istanbul'un en ünlü gece kulüplerinden biri islamcı bir terorist tarafindan tarandı. bir çok masum insan orada can verdi.

    peki insanlar kimi suçladı? elinde tufekle iceri dalip terör estiren o adamı. halbuki suçlanmasi gereken o insan degil, insanları inançları ugruna katliam yapmaya sevk eden düşünce ve düşünceleri empoze eden abileridir.

    bütün cocuklar masum olarak doğarlar. inanclar ve dogmalarla büyürse terörist, pozitif bilim ve akıl dahilinde büyürse insanlığa faydalı birer birey olurlar.

    21. yuzyilda kazanan ya da kaybedeni bilim ya da din tercihinde bulunan toplumlar belirleyecek. boylesi bir ortamda seytanin bacagini kirip son din adaminin bagirsagiyla krali asmak ta bence bizlere dusuyor arkadaslar...
    2 ...