yeni yıla girerken sevinememek

entry26 galeri
    26.
  1. daha geçen sene “ulan bu gün bu senenin son günü mü?” diye nasıl da afalladığımı dün gibi hatırlıyorum. aynı şeyi dün de yaşadım. büyüdükçe alışıyorum ama.

    öyle, çok da büyütülecek bir şey yok aslında. zamandır, geçer. neyin sevincini yaşıyorlar ki? 1 yıl daha gitti ömrümüzden. dünya 1 yıl daha yaşlandı. akıllı telefonlarınızın yeni modeli raflarda yerini alacak. daha geçen sene hevesle aldığınız o en son model telefonunuzun modası geçecek. sıfır araba almış olanların arabalarının da yeni modeli çıkacak. bu sene de her sene olduğu gibi tekstil modası değişecek. yeni diye sevindiğimiz her şey, artık eski olacak. kölesi olduğumuz kapitalizm, her sene olduğu gibi yine ağzının suyunu akıtarak bekliyor. ve biz de ona istediğini verecek olmanın mutluluğunu mu yaşıyoruz?

    dünyanın kalan 1,5 milyar yıllık ömründen 1 yıl daha eksildi. (bizim için fark eden bir şey yok mu? bir daha düşün.) fosil yakıtlar, ozon tabakasını bilmem kaç santimetre daha inceltti. atmosferdeki zehirli hava miktarı bilmem kaç ppm daha arttı. ortadoğu’daki savaşta bilmem kaç bin çocuk, sivil daha katledildi. bilmem kaç asker, terörist birbirini öldürdü. pasifik ateş çemberi levhaları bilmem kaç milimetre daha hareket etti. bilmem kaç volkanik dağ daha püskürmeye yaklaştı. bu örnekleri önümüzdeki yıla kadar uzatabilirim. (google’ın da yardımıyla.)

    yani, bu yeni yıl sevincini bir türlü anlamlandıramıyorum. neyin sevinci bu? eğlenmek için bir fırsat mı? bu partiler, bu fırsatın değerlendirilmesi mi? yani, yeni yıla girildiği an, eğlenmek için çok uygun bir an mı? madalyonun diğer tarafını görmezden gelme işinin altından hep beraber kalkma dayanışması mı bu partiler? kendini kandırmanın etkili bir yolu mu?

    kusura bakma sevgili okur. kimseyi yargıladığım yok, haşa. sadece, anlamıyorum işte anlıyor musun? her neyse. beni boş verin siz eğlencenize bakın vesselam.
    2 ...
  1. henüz yorum girilmemiş
© 2025 uludağ sözlük