avustralya

entry350 galeri
    30.
  1. bir öğlen vakti... güneş yaşlı kıtayı cayır cayır yakıyor. 40 dereceyi aşan ısı yüzünden her ufkunu serapların kapladığı çorak topraklar üzerindeyim. seyrek ağaçlıkların arasındaki bir bungalovun önündeki gölgeliğe portatif sandalyeyi açıp oturmuş, hatta yayılmışım. üstümde canlı renklere sahip şortum, tişörtüm ve terliğim var. hasır şapkam, uyuklarken geriye düşmüş olan kafamın üstünden kayıp yüzümü kapatmış. elimde buz gibi bir içecek.

    bulunduğum alanda bungalovum, üstü açık jipim ve tek şerit toprak yol haricinde hiçbir uygarlık izi yok. sosyal devletin sağladığı imkanlar da kafamı para için çok kasmaktan kurtarıyor beni. zaten zengin de sayılırım.

    ortalıkta bugalovdan gelen düşük volümlü ve cızırtılı radyo sesi haricinde ses yok. tam derin uyku moduna geçerken duyduğum patırtıyla zıplayarak uyanıyorum. sesin elli metre ileride ağaçların arasında kaybolan bir kangurudan geldiğini farkediyorum.

    "hay ebenin amı.." şeklinde mırıldanarak olaya bakış açımı dile getirirken bungalovun kapısından dışarıya eğilen nicole kidman ayarında bir hatun tebessüm ile "hellooo" diye seslenerek beni bungalova çağırıyor...

    ***

    işte avustralya deyince aklıma gelen sahne...
    2 ...