bilim adamı. bir sanatçı ya da tanburi değil. gerçek bir bilim adamı.
yaylı tanburu icat eden insan.
ah o güzel. bir kerecik dahi olsa ellerini koklayıp, okşamak isterdim. mızrabı sıkıştırdığı o iki parmağının arasına bakıp gülümsemek isterdim. eminim ki bundan rahatsız olur ve benden pek hoşlanmazdı.
hakkında bilgi edinmek isteyenlerin, oğlu mes'ud cemil bey'in ve yazar hanımefendinin ismini tam hatırlayamıyorum, affetsinler, kitaplarını okuyarak yeterli bilgiye erişebilirler.
kısaca bahsetmek gerekirse, andelip ismini verdiği klasik kemençesini hep yanında, paltosunun iç cebinde taşır. bir tarafından andelip, diğer tarafta ise çok sevdiği rakısı.
dışarı çıkarsanız öleceksiniz cemil bey, dedikleri gün dahi sirkeci'den bostancı'ya gelebilecek kadar deli ve musıki aşığı, kendileri. meşk olacak toplantıya gidebilmek için, doktor gider gitmez çıkıyor evinden.
eşi emine saide hanım, doğum yaptıktan sonra çok acı hissettiğini görüyor, cemil bey. ve bunu nasıl geçiririm, nasıl unuttururum, nasıl hafifletirim, diye düşünüp, ardından eşine dönüp, saide, size bir tanbur çalayım mı, diye soruyor.
güzel insan. güzelim. keşke şedaraban saz semaisinin o girişindeki neva perdesine, sadece neva perdesine senin gibi basabilsem.