hayata dair iç burkan detaylar

entry5914 galeri video18 ses2
    5060.
  1. bir insan, babasını öldürmek ister mi?
    bıkar mı varlığından?

    bıktım.

    nefret ediyorum ona benziyor olmaktan. soyadımdan. hatta o koyduğu için adımdan...
    kendimde onu görmekten nefret ediyorum.
    asla ona benzeyen biriyle evlenmemeye ant içerken aynen ona benzeyip çıktığım için kendimden nefret ediyorum.
    bu hastalıklı beynim bile ona benzediği için nefret ediyorum. sanki inat gibi aynı yerinden hasta.

    birileriyle tanıştığımda annem hayatta değil demekten çok babamdan bahsederken düğümlendiği için b o ğ a z ı m d a n bile nefret ediyorum.

    henüz alt altta, üst üstteyken gördüğüm o rüyadan; babamın annemi bi tepede bırakıp bizi arabayla götürdüğü, annemin orda kaldığı, babamın onu orda bıraktığını gördüğüm o rüyadan, arabanın camından tepeye bakıp gerçekmiş gibi hissettiğim acıdan, rüyalarımın çıkmasından, s e z i l e r i m d e n nefret ediyorum.

    insanlardan nefret etmesinden de, bunu bana ilmek ilmek işlemiş olmasından da nefret ediyorum.

    yazıp yazıp silmekten,hala işe yarayacakmış gibi ona nefretimi somutlaştırmamaya çalışmaktan nefret ediyorum.

    alt üst ettiği tahammül eşiğimden nefret ediyorum.
    beni tanışmak zorunda bıraktığı kapatıcılığı yüksek f o n d ö t e n d e n nefret ediyorum.
    güçsüz görünmemek için insanlara yıllarca kendisi hakkında binbir yalan söylemek zorunda bırakan kişiden babam diye bahsetme gerekliliğinden dokuz kere daha nefret ediyorum.
    bundan bile yorulup biri sorduğunda hakkında konuşmak istemediğimi söyleyip bilerek ama istemeyerek oluşturduğum o sessizlikten nefret ediyorum.

    yaşımdan nefret ediyorum.
    yaşadığımdan nefret ediyorum.
    yatağımdan, çorabımdan, perdeden yastıktan kitaplarımdan su şişelerinden tost makinesinden h e r b o k t a n nefret ediyorum.

    tomografi cihazlarından, ekgden, novalginden, ödem kelimesinden, acıbademden, kapı üstüne kurumaya asılan çamaşırlardan, lacivert elektrik süpürgelerinin sesinden, p o r t a k a l s u y u n d a n nefret ediyorum

    bunca düşünceyi döndürüp durduğu, acı veren ne varsa unutmadığı, hatırlamaktan, düşünmekten ve düşünmemeye çalışmaktan ağrıdığı için b e y n i m d e n nefret ediyorum.

    bana mutlu yaşanabildiğini hatırlatan anılarımdan, kiremit tozlarından, pikniğe getirilen pijamalı doğranmış salatalıktan, patatesli börekten, keteden, yakartoptan, scooterdan, s a l y a n g o z l a r d a n nefret ediyorum.

    çocuk olmadan da mutlu olunabilen bir dünyada yaşadığımızı gösterdiği için kenetlenmiş ellerden, espressodan, kalelerden, portlardan, taş merdivenlerden, sahillerden, banklardan, günbatımından, maviden, t u r k u a z d a n nefret ediyorum.

    havaalanından, mum ışığından, amfitiyatrodan, sokak lambasından, kibritten, zeytinli poğaçadan, mis dediği k o k u m d a n nefret ediyorum.

    küfürlerden, paradan, tabut kapağından, mezarlardan, çiçeklerden, halıdan, kaloriferlerden ve pencere pervazlarından, beşikten, sarmaşıklardan, a n t i b i y o t i k ş u r u b u n d a n nefret ediyorum.

    çocukluğumdan, her boku hatırlayan beynimin annemle ilgili sadece 2-3 anı bana saklamış olmasından, 12 sayısından, aralık sonu ocak başlarından, yeniyıllardan nefret ediyorum.

    ____

    tüm varlığım bana aşıladığın nefretle 25 yaşımda küflendi. etrafımda yeşil kokulu bir duman sanki, görmüyorum artık önümü, sağımı, solumu.
    kendimi bildim bileli tüm debelenmelerim sonuç vermedi. sana benzedim. hayatın içinde iç burkan bir detay oldum. varlığım bundan öteye geçemedi.
    5 ...