bir 20 aralık sabahı yine uyumadan edildi. Çünkü biliyorum uyursam uyanamama ihtimalim var.
Bu hastalık beni gün gün öldürüyor. uykumdan alsa dayanirim da , beni benden alınca onu ona bırakıyorum.
kimse bilmiyor. kimse görmüyor. az önce mutfakta yine kendimle konuşurken kahkaha attım sonra birden ellerim köpüklü tezgahin önüne oturdum , yukarı bakıp , onca kulun arasından neden ben bahsetsene biraz dedim , allah biliyor şakacı bir kulum.
düşünüyorum da sözlük. keşke onca ölen o masum , o hayat dolu , o yaşamaya dair planları olan insanlarin yerine ben ölseydim.
inan böylesi çok zor. güneşin doğmasını beklemek çok zor. nefes alamayıp krize girdiğimde kimsenin beni duyamayacagini aslında benim kaç zamandır bağırdığım halde duyulmadığımı bilmek çok zor.