Hakk yolunu kendi iradeleriyle bulamayanlar tarikatlara, cemaatlere kendilerini teslim ediyorlar. Belli bir güce aidiyet duygusu kişinin özgüvenini yükseltiyor. Fakat koşulsuz bu teslimiyet reddetme iradesini de ortadan kaldırıyor. Ne soylenirse doğru ve tartışılmaz kabul etmeniz bekleniyor. Farklı düşünmenin düşman olmak kabul edildiği ülkemizde, aynı tip insan olmamız onlardan degilsek ölmemiz yok olmamız isteniyor. Bilinenin aksine dava adamları olmuyorlar. En ufak bir fikir ayrılığında dinden çıkmış sayılırsınız. Bireysel fikirlerini askıya alıp örgüte tamamen teslim olmak, örgütün yasadışı her işine ortak olmayı mecbur kılıyor. Bu sebeple zamanında çeşitli cemaatlere mensup şimdilerde demokrasinin neferi gibi görünen dostlara tavsiye; kendilerini çok fazla kaptırmadan mücadele etmeleri. Zira geleneklerimiz bu çaplı fikir degisikliklerini döneklik olarak yorumluyor. Bu yaşıma kadar hiç bir örgüte yada cemaate mensup olmadim. Bu sebeple verilemeyecek hesabım yok. Aslında her telden çalıp sonrada 'kandırıldım' deyip işin icinden sıyrılmak var ama bana yakışmaz. Insan haklarına sahip çıkmak için bir siyasiden emir almaya gerek yok. Hayatınızın her döneminde Allah sahip çıkmanızı zaten emrediyor. Dünyanın herhangi bir yerinde herhangi bir zulme seyirci kalmamak insan olmanın gereği. Zamanında gücü elinde bulundururken her türlü aymazliga ortak olup, şimdi veryansın etmek nafile. Aldığınız onca ah yanınıza mı kalacaktı? Şimdi demokrat gorunenlerin üç beş sene sonra vatan haini ilan edilmeleri ufacık bir çıkar ayrılığına bakıyor. Diyeceğim o ki; daha sakin savunun kendinizi ideolojinizi. Intikam hırsınız adaletinizin önüne geçmesin. Bugünlerde gelir geçer, neler neler geçmedi ki... kimsenin geriye utanılacak bir geçmiş birakmamasini temenni ediyorum.