El yumruğunu yemeyen kendi yumruğunu balyoz sanırmış olayı.
Bir iktiastçı olarak beni tanıdılar siz kaçın demem gereken durumdur aynı zamanda. iktisatçıların çıkış noktası ise pazarlama, finans, maliyet muhasebesi, muhasebe, üretim,
halkla ilişkiler, işletmeye giriş ve şimdi saymakla vakit kaybetmeyeceğim bir çok dersi seçmeli veya zorunlu olarak almaları ve bunun yanında makro, mikro, uluslar arası iktisat, maliye, matematiksel iktisat, ekonometri, tarım iktisatı, çeko, kentsel ekonomi, anayasa hukuku, dünya ekonomisi, ticaret hukuku, medeni hukuk, hukuk'un temel kavramları gibi bazılarından başlı başına bölümler oluşturulmuş anabilim dalları yaratılmış dersleri almalarıdır. Evet bölümü zorlaştıran derslerdir ama müfredatı ve müfredat içeriğini unutmamak gerekir.
sonuçta iktisatçının gireceği işe işletmeci'de girer çeko okuyanda girer ekonometri okuyanda girer. iktisat okumak zordur ve hammallıktan başka birşey değildir. Eğer maliye, hazine merkez bankası gibi kurum ve kuruluşlarda çalışmayı düşünmüyorsanız iktisat yazmak derslerden bezip işletme okusaydım 3 yılda bitirim demeye yol açar.