Bugün bir muhabbet üzerine hatırlanan olaydır kendisi.
bundan yıllar yıllar önce üniversite öğrencisi olduğumuz yıllarda. Aynı bölümden sınıf arkadaşım sezgin k. ile yeni bir eve çıkmıştık.
kiraladığımız daire bizden önce uzun süre boş kaldığı için uzun süre temizlik görmemiş bu yüzden de camlardan tutun da evin her yeri bir güzel temizlik ister vaziyetteydi.
temizlikçiye ayıracak bir bütçemiz olmadığı için de daha taşınmadan çıkardık üstümüzdeki tişörtleri iki beyaz atletli olarak giriştik temizlik olayına.
(daire 2. katta ve karşımızda balkonları bize bakan 5 katlı bir apartman var olay öncesinde ne camlarda ne de balkonlarda herhangi bir teyze türü görünmüyordu.)
yaklaşık üç saatin sonunda iyi kötü bir şeyleri hallettik ama iş, eninde sonunda evin camlarını silme olayına geldi.
sağ olsun sezgin benden önce davrandı o kan ter içindeki haliyle camın birine çıktı başladı dışarıdan silmeye ben de içeriden bezleri kirlendikçe ıslatıp sıkıp kendisine geri veriyorum.
sezgin'in cama çıkmasıyla karşı apartmanda bir hareketlilik başladı.
sokaktan seyyar satıcı bekler gibi camda bekleyen mi dersin balkonlarda çamaşır asma toplama faaliyetleri mi dersin ...
bir baktık karşı apartman tribün olmuş neredeyse her hareketimize oley oley çelecekler.
sezgin ne yapsın "abi ben bırakıyorum. nereye taşıdık ya biz ... insan görmemiş bunlar ..."
Evet insan görmemişlerdi hele hele iki tane beyaz atletli genci cam silerken hiç görmemişlerdi.
bazı işler gerçekten kadın işi keşke boğazımızdan kesseydik de şu temizlik işini özellikle cam silmeyi o gün bir teyzeye yaptırsaydık.