Dostoyevski'nin -karamazov kardeşler'de miydi, delikanlı'da mıydı unuttum- romanlarından birinde kısa bir öykü vardı. Şöyle bir şeydi:
Adamın biri ölmüş. Arafta demişler ki "cehennem yok. sadece cennet var. ama oraya ulaşmak için 100 yıl yürümen gerekiyor."
Adam "aman ne yürüycem ya." Demiş. Bir kenara yatıp öylece kalmaya karar vermiş.
Bir kaç yüzyıl öyle yatmış. sonra birden kalkmış ve yürümeye başlamış.
Ben bunu niye anlattım:
Öyküdeki adamı örnek almasını önerdiğim kadındır.