ortaokul sıralarından gelip klavye kullanma becerisi kazanmış bazı sabiilerin, hakkında öldürüldüğü iddiasını ortaya attığı lost oyuncusu.
daha çocuk onlar, bir şey demeyeceğim.
holloway hakkında yorum yapıp çekileyim.
halen sapasağlam duran bu eril, hemcinsim olmasına rağmen, ne zaman görsem, "yuh arkadaş, bir insan bu kadar yakışıklı olur mu?" dediğim bir yapılanma. cins-ül latif dışında bulunan eril güruhtan böyle adamlar da çıkıyor imiş demek. kızların erimesi boşuna değilmiş.
geriye dönüş sahnelerinden birinde, sawyer babasının katili ile burun burunadır ve elinde de bir revolver vardır. tabii bundan önce, silahı aldığı adamın ettiği lafı da koymamız lazım buraya. "silahı eğer kurbanına yönlendirdiğinde, katil olmadığını anlarsan, artık geri dönüş yoktur". silahı doğrulturken, holloway, sawyer'ın yüzündeki kararsızlık ve korku duygularının karmasını, gözlerine o kadar güzel yansıtır ki, bu adam sadece yakışıklı değilmiş dersiniz.
--spoiler--
