kanımca eski sovyetler birliği ülkeleri, başta rusya olmak üzere kendilerine bir birinci ve ikinci seçerek, her sene o ülkeye puanları sıralıyorlar. biri rusya dedim ya, diğeri de ukrayna, letonya, litvanya neyse işte aynı bokun laciverti. göğüsleri güzel olan bir kız oluyor genelde bu ikinci ülke.
ardından diğer asıl katılan ülkeler, kurucu ülkeler pek umursamıyor bu yarışmayı. ingiltere, almanya, ispanya falan. izlendiğini bile zannetmiyorum bu ülkelerde. diğer bölge ülkeleri de verişiyorlar işte birbirlerine, hani şu siyasi kavgası olmayan, refah seviyesi yüksek ülkelerden bahsediyorum.
bir de balkanlar var, onlar garip tabi. örneğin bir sırbistan'da binlerce bosnalının olduğu ya da bosna'da binlerce sırbın olduğu aşikar. bu tarz ülkelerin 12 puan serpiştirmeleri çok doğal. aynı şey türkiye için de geçerli. almaya'daki gurbetçiler sayesinde biraz oy aldık, burdaki azınlıklar sayesinde de verdik oyları. şarkının iyi olmasına yada kötü olmasına bakan olmadı.
ayrıca türk'ün azeri'den başka gerçek dostu yokmuş kardeşim. türkiye'de yaşayan gayrimüslümler de sanki bu anı bekliyorlarmış vodofone reklamı misali mesaj da mesaj.
bu kadar şey öğrendik, yıllar geçti ama hala eurovision varken heyecanlanmamayı öğrenemedik. babam bile çekirdeğini almış izliyor umutla. sanki birazdan ajda pekkan çıkacak da petrol petrol diye şarkı söyleyecek. neyse umut fakirin ekmeği.
en güzeli de sözlükten takip etmek, yorumlar müthiş oluyor an be an olursa. şiddetle tavsiye ederim.