1968 yılında Amerika destekli Siyonizm ile kurulan israil devleti'nin soyutluğuna sahip olan ve entellektüeli ile işçisine kadar dünyanın her yanına dağılan , sürülen kürt halkının filistin halkının kendi öz topraklarına sahip olma hakkı kadar kendi topraklarına sahip olma ve devletlerini kurabilme özgürlüğüne sahip olan şu anda somut olmasa da soyut bir şekilde ve haklı olarak kendilerine ait kıldıkları topraklardır.
Dersim katliamı ve ağrı direnişi gibi kökenini Şeyh Sait'in çıkardığı ayaklanmalarda bulan kuzey kurdistan dini ve siyasal olarak tam bir bölünmüşlük içerisindedir.
Güney Kürdistan'da ise ingilizler ise Nuri Said krizinden sonra 1944'te bölgedeki petrol sömürüsünün kesintiye uğramaması adına ırak kürtlerinin çeşitli paktlarla kırımını desteklemesini de bir kenarda tutmak lazım .
Molla Mustafa Barzani'nin bu krizden iran kökenli Muhammed Ağa Zibari'nin kızıyla evlenmesinden sonra iran sınırına kadar genişleyen kürt varlığı ingilizleri o kadar tedirgin etmiştir ki Irak hükümetini 1945'lerde tehdit eder hale gelmişlerdir.
16 Ağustos 1945'de Sadabat Paktı'nın 8.maddesi gereğince Molla Mustafa Barzani'nin Türkiye sınırına girmesine engel olmak için Türkiye , Irak , ingilizler ittifak yapmışlardır. Bunun resmi belgesi de vardır.
(bkz: Mustafa Barzani'ye karşı Irak , Türkiye ve ingilizlerin ittifakı)
Yakın bir tarihte vuku bulmuş Körfez Savaşlarını da işin içine dahil ederseniz , kürtler herkes tarafından tıp ki bugün filistin'e uygulandığı gibi sömürülmek ve yönetilmek istenmiştir.
Eh işin boyutu neden sadece bize terörle geri dönüyor da diğerlerine çıt yok. Cevabı çok basit adamları sahip oldukları topraklardan süren biziz de ondan. ingilizler emperyalist amaçları doğrultusunda a.sının örekesinden gelmişler. Malum demokrasi dağıtıcısı Amerika da Saddamı temizleyip Irak hükümetini lağvetmiştir . Anlaşılacağı üzere kürtler üzerinde siyasal baskı en azında Irak cephesinde zayıflamıştır. iktisadi baskı da ingilizlerin defolup gitmesiyle azalmıştır.Geriye ne kaldı artık cevabını da siz verin.
