evet arkadaşlar, eğer gizli kamera kaydında basit bir oyun yapmazlarsa, sarp'ı bu oyun ile deşifre etmekten kurtarmazlarsa bence en iyi senaryo şu olur. Mert aslında umut olduğunu söyler ve iki kardeş birleşir celal'e karşı mücadele eder. yani şöyle sarp deşifre olur polisliğe döner mert ise celal'den istihbarat sağlamak için meslekten attırır kendini.
tabi bu senaryo olmaz... niye mi? çünkü celal'in karısı ile sarp arasında mevzular olacak. o yüzden muhtemelen sarp'ı bi şekilde kurtaracaklar... muhtemelen sarp kamera olayını da planlamıştır. eğer sarp'ı beceriksiz yaptıktan sonra gerizekalı ilan etmeyecekler ise bi zahmet sarp düşünmüş olsun kamera olayını.
bölüm başlangıcına gelirsek;
evet geçen haftaki bölümden sonra dediğimiz gibi sarp'ı basit bir şekilde beceriksiz yaptılar. senaristler neyin kafasını yaşıyor merak ettim. hapishanede 3 tane eli joplu gardiyanı benzeten sarp, bir tane çelimsiz polise avlanıyor. hani insan götüyle güler buna. birazcık kafa yorup bari de insanı ters köşeye yatıracak, diziye çamur atanlara bile vaaay! dedirtecek akıl oyunları ile gelin karşımıza...
mert olayına gelirsek, umut olduğunu anladı ama nasıl bağlayacaklar burayı merak konusu. melek'e gittiğinde mert aslında bunu anlatacaktı fakat olaylar ters tepti. içimden bir ses mert ile sarp arasında büyük bir birliktelik ve dayanışma olacak diyor...
dizide garip taraflardan birisi de şu erkek castı muhteşem çetin tekindor'lar, mustafa uğurlu'lar, rıza kocaoğlu'lar, çağatay'lar, aras'lar ama kadın cast resmen fıssss...
açıkçası Bensu Soral hem çağatay'ın karşısında hemde mafyanın avukat kızı rolünde bence eziliyor. bak poyraz karayel'deki sema'ya, emel çölgeçen efsane bir hayat vermiş karaktere. içerde gençler ağırlıklı çekilen bir dizi ama bu tarz roller için daha iyi castlar bulunabilirdi bence.
eylem karakterine hayat veren damla colbay ise gerçekten çok samimi ve güzel oynuyor. rolünün hakkını veriyor ve gayet başarılı buluyorum. e ne de olsa izmirli... şu an dokuz eylül'de hala oyunculuk eğitimi alıyormuş. vay arkadaş okula gittiğini bi düşünsene böyle. uuu beybiii... ayrıca damla'nın bu diziden sonra patlama yaşayacağı kanaatindeyim. bana Leyla Lydia Tuğutlu'yu hatırlatıyor ve onun karadayı'da yaptığı patlamayı damla bu dizide yapacak bence.
dizinin ilk bölümünde herşeyi belli etti diyenler vardı. onlara bir haberim var. senaristler ilk bölümde her şeyi boşuna ortaya sermemişler. çünkü dizi sadece 1 sezon oynayacak. bak poyraz karayel'e ilk sezon'da bütün meseleyi çözseler şimdi efsaneler efsanesi diziydi ama şu an 3. bölümü çekiyorlar ve zaten adil topal'ın ölümünden sonra boka saran dizi iyice bataklığa gidiyor.
ayrıca amerika, hong kong, köstebek filmi vs vs dolaşıp duruyor ortalıkta. daha öncede söyledim yine söylüyorum. game of thrones'un kitaptan, the walking dead'in çizgi romandan uyarlandığı dünyada, yüzlerce filmin aslında sadece eski eserlerin uyarlaması olduğu bir dünyada, ülkende bir yönetmen uyarlama bir senaryo ile iş yapmaya karar vermiş ve en iyi şekilde yapabilmesi için olumlu eleştiri yapmak yerine "yeeeaaa ne sikko bi dizi çakma zaten" diyerek geçmek neyin kafası ben anlamadım...
her zaman yok türk televizyon sektörü şöyle böyle diye atıp tutanlar, birisi değişime yol açacak şeyler yapmaya çalışırken de her zaman eleştirip yolunu kesmeye çalışanlar olur zaten...
dizinin en güzel yanı ise hadi reyting gelsin obaaa aras yapış eylem'e, sarp götür melek'i gibi atraksyonlara girmemeleri... o heyecanı yaşatıp daha en baştan laaaappsss diye öpüştürmemeleri bence çok yerinde bir karar olmuş...
ayrıca 3. bölüm çok sakin ve olay seviyesi olarak minimum düzeyde geçti. yani tek sezonluk bir dizi için daha aksiyonlu daha akıl oyunları dolu daha heyecanlı bölümler olmalı. aşk olayına fazla dalıp bokunu çıkarmazlar inşallah...
son olarak dizinin en iyisi bence rıza kocaoğlu. şizofren aşık rolün hakkını mükemmel veriyor...