Bazıları kelimeleri kullanarak efsane yazılar yazabiliyor, bazıları ise notaları birleştirerek harika şarkılar yapıyorlar; insanlar bazı nimetlerin değerini biliyorlar. Ötekiler hep koşturma peşinde, hep öne geçmek.. “Ha durdum işte burada yürüyerek de geçebilirsin önüme.” demek istediklerim var. Çünkü ben gerçekten duruyorum. Hiçbir şey yapmadan, kabullenerek ve bazen başımı öne eğerek sadece duruyorum. Nerede yanlış yaptığımı bilmiyorum ama hep çok başarısız bir insan oldum. Bunun “kaybeden” olmakla alakası yok, “tutunamayan” derdim ama bazı insanlar o kadar güzel tutunamıyor ki onu bile yapamadığım için bir sıfatım yok.
Yorgunum. Günün birinde deniz kenarında mümkünse betondan olmayan bir eve yerleşeyim diye bir an önce çalışıp, yaşlanıp, emekli olmak istiyorum. Yorgunum. Ama beni kimse yormadı. Hep kendi kendime yaptım ben. “Ben de düşünüyorum” diyen insanlar için durum kolaydı çünkü ben sadece düşünmüyordum, odaklanıyordum da. Her şeye sahip olmak, herkesin beni sevmesi gibi dertlerim de olmadı. Kendi yağımda kavrulma fikri çok sevimliydi. Yuvarlanıp giderdik işte ama ben hep arkasından tekme atılan insan oldum. Yuvarlanırken kimse düşmedi benimle.
Sızlanmıyorum, söylenmiyorum, kızmıyorum, şaşırmıyorum. Her şey olabilir, her şey başa gelebilir. Kolsuz, bacaksız yaşayan insanların yanında eksik bir akıl ve aksak bir kalple yaşamak zor olmasa gerek. Yaşarım yani. Biraz ağlarsam geçer aslında. Biraz ağlasam temizlerim içimdeki irini. Ama olmuyor. Hiç pişman olmuyorum mesela ne zamandır, hiç aşık olmuyorum, hiç güvercinlerin arasında dolaşmıyorum. “Kuşlar ne kadar aptal” diyenlerin yüzüne ayna tutmuyorum, balıkların uçup uçmadıklarıyla bir alakam kalmadı. Ama benim için olağandı. Benim sevdiğim insanlar da ya gider ya da gidecek kadar bile gelmezlerdi.
Anlatmak istediklerimin yarısı bile değil yazmaya çalıştıklarım. Sadece bazı şarkılar bazı anlara çok uygun. Dinlerken acaba diyorum bu kadın gördü mü beni o an o yerde? Dinlerken diyorum ki tüm bu olanlar bir yanılsama mı? Hem neyimiz var sahi akıp giden sokaktan başka? Cemal Süreya yalan söylemiş olamaz değil mi? Burası “dur durağı” Burada durmaktan başka bir şey yapılmaz.
Biraz daha susarsam eğer kalbimde yara açanların hepsi o yaranın içinde boğulacak. Belki o zaman hafiflerim.