8. Sınıfta fen lisesini kaçırmama sebep olmuştur. Dershanedeki matematik hocama hayrandım o vakitler. Aşk değilde hoşlantı gibi bir şey. Herif genç, yakışıklı falan. Orlando Bloom un türk versiyonu öyle diyeyim. O yıl öğlenciydim okulda, sabahları dershaneye soru sormaya gidiyordum. Sırf matematik hocasına soru sorabilmek için matematik çözüyordum falan. Ama kafamda o var yani, soru sorucam ya. Neyse, her fırsatta sabahları dershanede aldım soluğu. Arada kazık sorular götürüyordum yapamıyordu eheh. Bir keresinde dershane pikniğe götürmüştü, bu hoca da var tabii. Mangalın başındayız başka hocalar,arkadaşlar da var sohbet muhabbet derken konu nasıl oraya geldi bilmiyorum ben orlando bloom hayranı olduğumu söylemiştim. O da ben ona benziyorum demişti ben de yoo demiştim. Eheh ergenlik işte, halbuki adam bal gibi de benziyor yani.
Neyse. Bu platonik zımbırtısı yüzünden fen lisesini kaçırdım ben. Kafama tüküreyim ya. O sabahları hem matematiğe hem fene çalışarak harcayaydım şimdi belki de odtü deydim. Bütün sene denemelerde solladığım kız fen lisesini kazandı, şimdi de tıp okuyor. Ah bee, şimdi bana kaybolan yıllarımı verseler...