lise aşkı

entry127 galeri video1
    18.
  1. nispeten uzun sürmüş bir ilişkiyse lise aşkı, beraber büyürsünüz, birbirinizi büyütürsünüz. tanıştığınızda -hele ki bu zaman lise hayatının başlarına, hatta birinci sınıfa denk geliyorsa- henüz çocuksunuzdur. tanışmanız, konuşmanız, zamanla el ele tutuşmanız, büyüklere öykünmekten başka bir şey değildir çoğu kez. ama sonra birbirinizi ve onun üzerinden de kendinizi tanımaya başladığınızda büyümekte olduğunuzu görürsünüz. tenefüste koridorun sonundaki kaloriferin önünde buluşurusunuz, konuşursunuz, hafta sonu şu filme gidelim mi, ama pelinler gelmesin tamam mı diye planlar yaparsınız. zil çaldığında üzülür, önce etrafta müdür yardımcısı ya da nöbetçi hoca var mı diye bakar, sonra da kısacık öpüşürsünüz. zaman geçer ilk kavganızı edersiniz, biraz daha büyürsünüz. biraz daha zaman geçer,biraz daha büyürsünüz, işler nasıl demeli başka bir boyut kazanır, birbirinize dokunursunuz, önce ikiniz de utanırsınız, ama büyüdünüz ya çaktırmazsınız ötekine. okulu asar birinizin evinde buluşursunuz. anne babanız işe gitmek için erken çıkar evden, onlar çıkınca saate bakar, servise, otobüse bindiklerinden emin olunca arka sokatan dolmuş durağına iner, buluşursunuz. eve yürürken birinizin elinde göstermelik bir defter vardır, ders çalışacaksınız ya. beraber sigaraya başlar, okulu astığınız başka bir gün sabahın dokuz buçuğunda okulun arkasında bira içersiniz. birbirinizi böyle de tanımış olunca biraz daha büyür, ama artık işlerin o kadar da düzgün gitmediğini görmeye başlarsınız. anlaşmazlıklar, kararsızlıklar büyümeye başlamıştır, küslükler daha uzun süreli olur, her seferinde ayrılık biraz daha uzun sürer, ama siz biraz daha büyürsünüz. bir ara yahu büyümek böyle bir şey mi diye düşünecek olursanız, biraz daha büyürsünüz ki, büyümenin, ilişkinin ve bunların doğasındaki zorluğun ayırdına varmış olursunuz. bütün bu zorlukların üzerine bir yaz günü posta kutusunda o büyük sınavın sonucunu açıklayan bir bildirge bulursunuz. yollarınız kesinlikle ayrılacaktır, zira bütün bir kenti onunla beraber bırakıp başka bir kente gideceksinizdir, okumaya, biraz daha büyümeye. ve artık biriniz gidiyorsunuzdur ve artık tümceler çoğul değil, tekil olarak kurulacaktır.

    başta zor gelir unutamazsın, alışmaya başladığında da önce buna üzülürsün. aklına gelme, onu hatırlama sıklığı aradan geçen zamanla ters orantılıdır. bir süre sonra bu anıları bilinçaltı tamamen sahiplenmiş olacak ki hiç yoktan rüyanda görüverirsin. kente en son döndüğünde teyzesini görürsün, evlendi der, altı aylık da hamile. beni gördüğünü söyleme dersin. eve dönersin. büyümek dersin, garip.

    no alarms no surprises please.
    14 ...