Evet doğru, Allah bahsedilen kötülük dahil her türlü kötülüğe izin veriyor. Çünkü böyle olmasa özgür irade diye birşey söz konusu olamaz ve kişi yaptıklarından sorumlu tutulamazdı.
Şu gerçeği kabul etmek gerekir ki, bu dünyada mutlak adalet ve mutlak iyi yok ve olamayacak. insan için önemli olan bu yolda çaba sarf etmektir. Hak için ne kadar mücadele ederse, inanıyorsa eğer hem bu dünyayı, hem ahireti kazanır.
Suçlulara gelince,
Hud:104 - Biz onu ancak belirli bir zamana kadar erteliyoruz.
Nahl:61 - Eğer Allah, insanları zulümleri yüzünden hemen cezalandırsaydı, yeryüzünde hiçbir canlı bırakmazdı. Fakat onları belirli bir süreye kadar erteler. Ecelleri geldiği zaman ise ne bir an geri kalabilirler, ne de öne geçebilirler.
ibrahim:42 - Sakın, Allah'ı zalimlerin yaptıklarından habersiz sanma! Allah onları ancak, gözlerin dehşetle bakakalacağı bir güne erteliyor.
Enbiya:47 - Kıyamet günü için adalet terazileri kuracağız. Öyle ki hiçbir kimseye zerre kadar zulmedilmeyecek. (Yapılan iş) bir hardal tanesi ağırlığınca da olsa, onu getirip ortaya koyacağız. Hesap görücü olarak biz yeteriz.
Yunus:54 - (O gün) zulmetmiş olan herkes, eğer yeryüzündeki her şeye sahip olsa, kendini kurtarmak için onu fidye verir. Azabı gördüklerinde, için için derin bir pişmanlık duyarlar. Onlara zulmedilmeksizin aralarında adaletle hükmedilir.
Eğer ısrarla "suçlu cezasını çekse ne olur, olan oldu" diyorsanız bu imanın zayıflığına dalalettir diye düşünüyorum. Dünyevi ve materyalist bir bakış açısı ve çıkış noktası saçma olduğundan, mantıklı ve tatmin eden bir sonuç bulunamaz. Başta da dediğim gibi bu dünyada mutlak iyilik, mutluluk aramak saçma. Bulan varsa beri gelsin...