izmir'in dağlarında çiçekler açar diye bir marşımız vardır. Anımsayan anımsar.
Marşlara hiç sıcak bakamamış insanımdır... Da...
Belki de hayatımda beğenip, sevebildiğim tek marştır.
Başka versiyonları da vardır.
Çok inceliklidir bana göre... Haa, övgü var mıdır, vardır. Bayağılığa düşen sözleri var mıdır , vardır.
Amma velakin bir de çok incelmiş bir müzikle, çok da naif sözleri yok mudur?
Belki de beni, onlar vurmuştur. Hem sonra insan, neye vurulduğunu da pek bilemiyor ki.
Hep Berlin Flarmoni Orkestrası nasıl çalar diye düşünüp, yine de onlardan dinlemek istemişimdir.
Olur mu, pek sanmam da; olmaz olmaz.
Ehhh bir gün saçacak param olursa, onlar da kendini paraya satmaya kalkarlarsa, çaldırtırım onlara.
Not: T'ye dikkat arkadaşlar. Sakın kimse, sanat öküzü diye eleştirmesin beni.
Notun notu: Şimdi Berlin Flarmoni Orkestrası'nda çalan birinci kemanı geçtim, ikinci keman arkadaşım olsaydı; onu da geçtim çello çalan bir arkadaşım olsaydı; onu da geçtim, flüt çalan kardeşim olsaydı.... Ohhha, çoktan çaldır(t)mıştım izmir Marşı'nı...
Notun notunun notu: O her kimse (Arkadaşım veya kardeşim), hapı yutmuştu.