ŞöyLe söyLesem:
Çok değerLi bir eşyan var diyeLim. inci, pırLanta, mücevher vs. Onu çok sağLam bir yerde muhafaza edersin, örtüLerin, pamukLarın içine biLe sararsın ki çiziLmesin değiL mi? herkesten sakınırsın... ÖyLe her önüne geLene göstermezsin; hatta varLığından biLe bahsetmezsin ki kimse göz koymasın ona. işte aynen öyLe isLam dini kadını o şekiLde muhafaza ediyor. eşinden, aiLesinden başka kimsenin onu görmesini istemiyor allah.
isLama sürekLi sert bakacağınız yere, az biraz daha yumuşak bakarsanız beLki de her dinden daha üstün oLduğunu kavrayıp kurtuLuşa erersiniz. Size "müsLümanLarı örnek aLın." demiyorum. Çünkü onLar da insan. Ve her insan hata yapar. müsLümanLarı birçoğu dinini oLması gerektiği gibi yaşamıyor. Buna ben de dahiLim.
Bir kasa meyveyi içinde sırf iki çürük çıktı diye çöpe atmayız öyLe değiL mi? AyıkLarız, çünkü biLiriz ki o çürükLer diğer sağLam oLanLarı da bozar. O nedenLe imanı yarım insanLara bakıp da isLamdan soğumayın. Efendimiz'in hayatına bakın meseLa. Tek bir kusur göremezsiniz. Bir insana eziyet ettiğini, ona zuLmettiğini, hakkını gaspettiğini söyLeyemezsiniz. Çünkü o, gerçek isLamı hayatında uyguLamıştır.
VaLLahi isLam güzeL din. KadınLarımızın örtünmesi, kendini başkaLarına sergiLemiyor oLuşu kötü bir şey değiL.
"Neden tesettür sade kadında var peki?" Diye soracaksanız da size şu cevabı veririm:
-ErkekLerin tesettürü göz kapakLarıdır. Kanıtı da şudur:
-Mü'min erkeklere söyle gözlerini haramdan sakınsınlar ve ırzlarını korusunlar. Bu onlar için daha temizdir. (Nûr - 30)
Açın bir Kur'ân-ı Kerim'i, bakın bakaLım. Orada sürekLi barıştan, iyiLikten, güzeLLikten bahsetmiyor mu? Tek bir yanLış göremezsiniz. Eğer bizler islamı oLması gerektiği gibi yaşasaydık dünya güLlük gülistanlık olurdu. Ne bir fakir, ne bir zaLim, ne de bir katiL oLurdu. Bundan daha iyisi var mı?
Bu ateistLere, şunLara bunLara isLamı küfür iLe hakaret iLe anLatmaya çaLışırsanız tabii ki davetinize icabet etmezLer. Dini anLatacaksanız güzeLLikLe, incitmeden anLatın. Yoksa onLar biLdikLeri yoLdan iLerLerLer. Yapmayın.
