roman olarak algılanıp gerçeklik ile karıştırılmadığında belli bir düzeyde övgüyü hakeden çalışmadır. aynı şeyi film için de söylemek mümkündür. başına gelenlerin pişmiş tavuk serüvenine dönüşmesi filmi başyapıt yapmaya yetmez maalesef... ancak bir dönemin köy romana-köy filmlerinin düştüğü istenen dünya ile gerçek dünya arasındaki uçurum romanı ve filmi inandırıcılıktan alıp başka bir yerlere savuruyor, türk taşrasını avrupa taşrası parametreeriyle algılayıp sofistike porno havası katma çabaları cabasıdır. yeni gerçekçilik türü özenti tanımlardan yola çıkarak toplumsal gerçekçilik sıfatıyla nitelemek gerçeğe ve topluma bir parça haksızlık demektir.