Bir uktedir... Ancak doldurmadan geçilmez, nurcuların vardır böyle rütbeleri...
abi-ultra abi-mega abi-hoca diye giderler. ben lisedeykene * bunlarla bir müddet içli dışlı olmuştum. o zamanlar bunların organizasyon şekli şu haldeydi; genel olarak üniversite okuyan dinine bağlı bir vatan evladı bulunur ki bu genelde lisesinde de kesin bu nurcu dediğimiz insanlarla haşir neşir olmuştur, bu kişi eğer gurbet elde üniversite okuyacaksa ona bütün lojistik destekler sağlanır. ev verilir kendisine, ve bu evde kendisi gibi 2-3 kişiyle daha birlikte yaşar. bu evlere de hizmet evi derler.
adı üstündedir, hizmet evi, o evde oturmanın bazı koşulları vardır. örneğin kendileri gibi genç beyinler bulmak. bunun bir ayağı olarak sürekli üstlerinden sohbet tarihleri alırlar ve bir hoca ki ne kadar hoca bilmiyoruz, gelerek gençlere dinin güzellikleri hakkında konuşmalar yaparlar. bu aşamada bizim öğrenci kardeşimizin kendisine genç beyinler bulması gerektir. bunun için genelde üniversitesindeki arkadaşlarını seçer ama çok seçici olmalıdır, yararlı olacak kişiyi gözünden tanımalıdır, çünkü üniversite öğrencisi kurt olur... öyle kalkar hoca konuşurken vs. densiz densiz bir şey söyler, bir çuval inciri berbat eder... bu nedenle üniversite öğrencilerinden mulayimler yakalanır, varsa ve mümkünse liseli genç beyinler bulunur... sohbetler yapılır vs.ler döşenir. liseli genç beyinler konusunda ise bu arkadaşların hocaları genel olarak devrededir, çünkü o genç beyinler nurcuların kendi uzantıları olan dersanelerden, ders çalışma-kamp yapma nedeniyle toplanırlar...
böyle klasik sohbet günlerinde ki bu tarikat mı deyim ne deyim bilmiyorum ona göre değişir. mesela nurcu dediğimiz fettullah gülen hocacılar da, gelen hoca elinde ya harun yahya cdsi ile yada feto hoca'nın kasetleri ile gelir ordan naklen yayın yapar. ancak benim gözlemlediklerim arasında anadolu gençlik en profesyonel olan. gerçekten bir tartışma ortamı yaratırlar. güzel konuşurlar. konuşma bitene kadar hmm hmm yaparsın, bittikten sonra yok canııım. genelde fetocularla ise dalga geçer öğrenciler, nasıl ağlıyordu lan zuahaha vs. efektleri ile... neyse bizim bu gencimiz hizmet eder gelen misafirlerine, o sırada hocasının gözüne girer ve abi olur... abilik öyle hafife alınacak bir mevki değildir, daha sonra bu arkadaşımız sohbet organizasyonları düzenler bu hocaları evine kendi davet eder. gelen yeni öğrencilere karşı ısrar silahını bu kullanır. çeşitli organizasyonlarla * öğrencilerin ayağını hizmet evine alıştırır... derken bu büyük çabalarının karşılığı olarak ultra-abi makamına ulaşır ki bunlar da bildiğim kadarıyla 1den fazla evin organizasyonu ile uğraşan kişiler. daha sonra mega abi olurlar artık bu aşamada, büyük hareketlere katılır bu kişiler. ramazanda büyük bir iftar yemeği, filistine yardım organizasyonu, fettullah hocanın son çıkan kasetini dağıtmak gibi...
bundan da sonrası artık daha da büyüktür. hocalıktır, bu hareketlere katılmakla kalmazlar, yönetirler... yalnız hoca kelimesi biraz havada kaldı, anadolu gençlik gibilerinde doğrudan hoca diyebiliyorlar bu kişilere, ancak fettullahçılar da hoca efendi lakabı sandıgım kadarıyla sadece fettullah'da. onun dışında zaten bunlar bakkale bile hocam hocam derler...
uktecinin notu ise; devlet içinde devlet olacaksında mensuplarına makam mevki vaad etmicek misin yani? idi,
saydığım tüm bu aşamaların, zaten büyük çaplı örneklerini görüyoruz. devlet içinde kalkıp sallamak olmaz, göte girer belki ama kombassan'daki oluşum bunun en büyük örneği...