--spoiler--
gelelim filmin eleştiri bölümüne. fena film değildi. ancak ciddi mantik hataları mevcut.
ilk sahnede kadın bu seyi farkediyor. hemen adama söylüyor. adam telefonda konusuyor tabi bu sirada. kadin, gel bisey var arkada ne olduğu belirsiz bir bak istersen diyor. Adam inanılmaz rahat bir şekilde telefonla konuşuyorum sen bak falan diyor. ulan bana böyle bisey diyecek birisi ayağa fırlar kosarim arkaya bakarim. bu yaratık mıdır iblis mıdır her neyse bu sey ışığın olmadığı karanlık yerlerde geziyor ve orda insanlara zarar veriyor. bu kadinin küçük oğlu gündüz vakti oda karanlık olmamasına ragmen bu iblis gibi şeyi goruyor. ulan hani sadece karanlıkta görünüyordu oglen vakti çocuk kapının arkasından yansımasını gordu. filmin son kismi dehşet bir saçmalığa sahip. heralde benim gibi detaylı izleyenleri cildirtmistir. polisler eve geliyor ama nasıl onu bir düşünelim. rebecca'nin sevgilisi arabayla kaciyor polisleri çağırıyor. simdi bu adam karakola gidip yardım istiyor. 2 polis peşine sorgusuz sualsiz takılıyor. yani bu adama tamamen güveniyorlar. tam bir arka sokaklar mantığıyla ilerliyor yani film o gerceklikte. hadi bunu geçtik. polisler patir kutur eve giriyor. zenci polisin ölüsünü iblis yerde sürüklerken, diğer polisin cok rahat olması göze batıyor filmde. yani hiçbir gerçeklik katılmamış. suruklenmesini izliyor.
bunlar dışında gözle görülür problemler yoktu oyunculuklar gayet iyidi. filmi de yarıda birakmamislar güzel olmuş cunku bazi çakal yönetmenler filmden uzun sureli ekmek yemek için filmin sonunu soru işaretleri ile kesiyor. ikinci ucuncu dördüncü seriyi çıkarıyor falan. velhasıl bu kadar.
