herşey bittiğinde kırılmış olarak kalacak insandır. oysa ki o, hava kapalı olduğu gün buluşacakken yağmuru sevmesine rağmen sen ıslanmayasın diye şemsiye almıştı yanına. oysa ki o, sırf seni küçük düşürmemek için yanına yakışacak pahalı şeyler giymeye çalışmıştı.
o küçücük çocuklar stadyumda takımının maçını izlerlerken koltuk kirlenmesin diye ayakkabılarını çıkarıp koltuğa çıkmışlardı. okula başlayacağı için işten ayrılan gencin, eve gidince farkettiği çantasındaki fazla para, patronunun gönlünün gökyüzü kadar zengin olduğunu anlatmaktaydı.
fırıncıya "bana 5 ekmek, 2 tanesi askıda" diyen ceketli adam, bir işçi babanın şükürüdür. çocuğum sevmiyor, çocuğumun istediklerini alamıyorum diye sigarayı bırakan işçi baba dünyanın en ince düşünen insanlarından biriyken, müteahhit babanın biricik oğluna aldığı araba daha kıymetli gözükür. üniversite otobüsünde bir kızın yanındaki boş koltuğa, kız rahatsız olmasın diye oturmayıp ayakta giden genç ince düşünmeye güzel bir örnekken arka tarafta kıkırdamalara neden olur.
bu gece yatmadan önceki duam ince düşünen ve değişmeyen insanlara...