işi bilen insandır.* küçükken ders kitabında bir hikaye okumuştum, yazıda küçük bir kız çiçeğini nasıl hızla büyüttüğünü soranlara onlarla ben konuşuyorum, o yüzden hızlı büyüyorlar demişti. ilkokula gidiyordum o sıralar, anneannem kaktüsünden bir kök vermişti ekmemiz için. o çiçeği tamamen ben büyütmek istedim. (aynı kaktüs türünü hiçbir yerde bulamadım, bulsam alıp yetiştireceğim) o yazı aklıma geldi, hızlı büyüsün diye başladım konuşmaya çiçekle. kendisiyle arkadaş, sırdaş falan olduk.* giderek yan dallar atıyordu, işe yarıyor gibiydi yöntem. bir süre sonra öyle büyümüştü ki saksı yetmemeye başladı. o ara anneannem geldi, çiçeği görünce verdiğim çiçek mi dedi bu? evet deyince inanamadı, ya bu benimkini de geçmiş; nasıl olmuş bu kadar hayret deyince ben demiştim onunla konuştuğum için hızlı büyüdü.* seni anlar mı o çiçek ki büyüsün; o yerini sevmiş, güneşi bol bulunca çok hızlı büyümüş falan demişti. (toprağını da bahçesinden vermişti) bahçesinde yığınla çiçekleri olan bu kadın çok hayret etmişti bu duruma yalnız.
bu arada çiçeklerle ilgili yapılan birkaç deneyi okumuştum, çiçeği yakmaya başladığında köklerinin titreştiğini gözlemlemişler. normalde sinir sistemi olmayan bitki bu şekilde tepki veriyordu. şöyle de bir yazı var benzer durumları anlatan nette bulduğum:
kısaca olumsuz durumları algılayan bitki olumlu durumları da algılayıp gelişimini ona göre sürdürecektir. bu yüzden bitkilerle konuşan insanın bitkisi manyak gibi büyüyebilir. **