modern ve laik devlet yönetimine şirk koşmaya çalışanlara ayar veren soru cümlesidir. atatürk'ün çizdiği yolda ilerleyip halkını batılılara sömürge etmeden, her bir bireyi başı dik olarak ne mutlu türküm diyene diyerek dünya medeniyetlerinin en üst seviyelerinde çağdaş bir yaşam hedefleyen ve bu hedefte çok normal olarak mustafa kemal atatürk'ü lider ve önder kabul eden türkiye cumhuriyetinde, hz. muhammed'i (islam dinini ve onun liderini) kullanan şeriat yanlıları ve tarikat ağalarını, cahil kadın ve çocukların olduğu bir ülkede maddi ve cinsel sapkınlıklarını yaşamak isteyen mahalle arası hocalarını ve üfürükçüleri, yani türkiye'yi bu yoldan ayırmaya çalışan yobazları eleştirmek için söylenmiş, ''dinsizlikle uzaktan yakından alakası olmayan'' bir cümledir. götünden anlayanlar ufak beyinleriyle eleştiri yaparlar, o ayrı; her zaman içimizde bu tip damat ferit bozuntuları olmuştur.