ülkemizde erkeklere default olarak verildiği sanılan özgürlüktür.
geçtim günlük yaşamı, dünya görüşlerini, sadece sözlüğe bakın. erkek başlıkları, kadınları uzaktan izleyen erkek güruhları görünüyor. kadının attığı her adımı inceleyen, her hareketinden anlam çıkaran, özgürce atıp tutan, seksi, aşkı kafasına göre yorumlayan, hatta maceralarını "ulu orta" anlatan insanların arasındayız şu anda.
bir kadın çıkıp, "ben cinselliğimi yaşayamıyorum, bütün erkekler değişsin ve buna uysun" demiş gibi tepkiler verildiği/verileceği aşinadır. halbuki yok böyle bir durum. *
cinselliği istediği gibi yaşayan, belki tüm derdi seks olan kadın ve erkekler de var bu ülkede. üstelik cinsellikle tanışmak, gençler için artık eskisinden daha kolay. ayrıntıya girmeye gerek yok bilinen, medya, sosyal, yaşam, eğitim ve değişien dünya görüşleri geometrisi dahilinde hepsi.
farklı görüşlere açık olması gereken, hatta sırf bu yüzden popüler olan ortamlarda aslında ne kadar sığ ve aynılaşmış "farklı" görüşleri olduğunu da gösteriyor bu genel kanıların aksi önermeler. izliyoruz, yorumluyoruz, okuyoruz, fakat kemikleşmiş düşünceler hala devam ediyor gözümüze sokulmaya, türkiye'nin büyük çoğunluğu müslüman ya hani. o hesap.
