Dün gece saat ondan beri gözlemlediğim bazı şeyler hakkında konuşacağım.
Olayın arka planı, amacı, nedeni vb. bunlardan emin olamadım. emin olduğum şeylerden bahsedeceğim.
birincisi halk darbe girişimini falan durdurmamıştır. elli kişilik askeri grubun başlattığı bir hareketle darbe girişimi olmaz. bu sadece küçük bir isyan hareketidir. Bunun da nedenleri var tabi oraya girmeyeceğim. üç beş helikopterle orada burada tek tük tanklarla yönetim ele geçirilmez. bu çok komik bir şey. bir grup ordu küçük bir kıvılcımla bir ayaklanma başlatıp sayılarını çoğaltabileceklerini düşünmüşlerdir. Fakat ilerleyen saatlerde plan istenildiği gibi yürümemiş koordinasyon sorunları ortaya çıkmıştır.
he bir de bu sokaktaki tayfanın ve başındakilerinin "darbeyi de ne durdurduk ama he" havaları var. bak yavrucum. o üzerine gittiğin asker elindeki silahı sana doğrultsaydı o silah, bırak seni değil sülaleni, soy ağacını yok ederdi.
Yani tsk nın gerçek bir darbe girişimi söz konusu olsaydı sen dışarı çıkmayı korna çalmayı geç evinde tir tir titreyip arada bir göz ucuyla camın yanına yanaşıyor bulurdun belki kendini. bol bol da içinden tekbir getirirdin.
sonuç, darbeyi halk durdurmamıştır, durduramaz da zaten. yüzde elli değil yüzde doksan olsanız da durduramazdınız. durdurabilmeniz için de zaten önce darbe olması gerekli.
ikincisi, çok ciddi provokasyonlar gözlemledim.
1925 senesinde şeyh sait, "din elden gidiyor diye kendi çapında fetva ile bir grubu etrafına toplamıştı. bir süre sonra Buna benzer bir adam daha çıkıp kendini peygamber ilan ederek rejime karşı ayaklanmıştı. adını hatırlayamadım. ve gerçekten ciddi bir grubu da etrafında toplamış.
yanisi mesele din olduğu zaman bizim insanımız gerçekten heyecanlanıyor. Kafasına esen kendi menfaati uğruna cihad ilan edebiliyor. Din konusunda insanlar gerçekten çok hassaslar. öyle böyle değil.
gece çişe kalkan kardeşim okunan selaları, anonsları duyunca tam ne oluyor? sabah olmadı daha? diye sormadan, "annemin bir şey yok akp ezanı" şeklindeki cevabı da bana hep bunları hatırlattı.
Bu din, hep kullanıldı hep kullanılacak.
Ne demişti yıllar önce, Minareler süngü, kubbeler miğfer,
Camiler kışlamız.
Vatan için mi? hayır. keşke o yüzden olsa.
Üçüncüsü, çok korktular hem de çok.
bugün bir darbe yapıldığını, darbenin başarılı olduğunu düşünün. Burada vatana ihanetten yargılanacak yüz tane adam sayarım size. Bir o kanala bir bu kanala koşturup duruyorlardı zaten. olacağı yok ama yine de ödleri boklarına karışmış.
ve beklenen konuşma geldi cumhurbaşkanı çıktı ve aynen şöyle dedi.
bu sadece izlediklerimden bir tanesi. kendilerini sevsem de sevmesem de. allah hepsine rahmet eylesin. Tekrar ediyorum. darbeyi bu insanlar durdurmamıştır. asker darbe yapmaya çalıştığını fark edince darbe durmuştur.
Ve sonuç.
Akp yine madur, yine madur.
Dün gece beni tek sevindiren şey yıllar yıllar sonra TRT de "yüce Atatürk" ile başlayan bir cümlenin geçmesiydi. Gecenin en tuhaf olayı ise cumhurbaşkanının böyle olağanüstü bir durumda bile "atatürk havalimanı" yerine "yeşilköy havalimanı" nı kullanmayı düşünecek kadar kontrollü olmasıydı.
asıl sonuç ise.
Suriyelilerin vatandaşlığı ve başkanlık sistemi tüm ülkeye hayırlı uğurlu olsun.
