yokluğumda nickaltımı uplayan tek insandır kendisi. ha attığı yorumlar ve o yorumlardaki tasavvuf takıntısı bir başka komplocu michael sikkofield tespitlerinden hallice ama olsun yinede üşenmeyip bir şeyler karalamış.
şimdi ablacım benim tahsilim hakikaten zayıftır. ne arapçam, ne tefsir, hadis bilgim yeterlidir. tasavvuf veya mevlana üzerine hakimiyetim de yoktur. dediğin doğru daha çook okumalıyım.
amma ve lakin siz ve sizinle aynı tasavvuf eleştirilerini sunan modernist, islamcı, selefi ve neoselefi arkadaşların yaptığı eleştirilerin ne kadarının komplocu zihniyle metinlerden ve olaylardan cımbızlama yapılarak yapıldığını, ne kadarının müslümanların geri kalması dolayısıyla içine girilen aşağılık kompleksleriyle yazıldığını, ne kadarının modernizmin dayattığı aklın esiri olmuş zihinle yapıldığını anlamak için öyle alim olmaya falan da gerek yok.
bunları anlayıp görebiliyorum çünkü bende sizinle aynı zihinle, aynı eleştirilerle eleştiriyordum Mevlana'yı ve tasavvufu.
ha bunları dedim diye tasavvufun herkes tarafından benimsenmesi veya eleştirilmemesini savunduğum anlaşılmasın. benimsemeyin veya eleştirin, umurumda değil. Ama sizin yaptığınız şey eleştiri değil, karalama...
daha eleştirdiğiniz şeyin ne olduğundan haberiniz bile yok. modernist veya akılcı zihin dünyanızla tasavvufu anlayamazsınız. umberto eco amcamızın bir romanı vardı ezoterik ve okültist cemaatleri modernist zihinle ne kadar başka anlayabileceğimiz konusunda. (foucoult sarkacı) bak tavsiye ederim o kitabı.