tacize uğramanın kaçınılmaz olduğu, üç beş kuruş için çalışmaya bile değmeyecek iştir.
10-12 saat ayakta dikilip, gelen kıro müşterilere laf anlatmaya çalışırsınız. verilen hediyeleri, hiçbir ürün satın almadan almaya çalışanlar çıkar birde onlarla uğraşırsınız.
telefon numarasını veren mi istersiniz, gözünü kırparak "ne zaman görüşücez bi daha?" diye pişkin bir şekilde gülücük atan salakları mı?
çıkarken söküp, kutusuna yerleştireceğiniz standı toplamak için mutlaka yardım eden centilmen(!) erkekler olur. tüm bunlar bir yana, hak ettiğiniz parayı vermemek ya da eksik vermek için binbir katakulliyi çeviren, ajanslardaki güvenilmez ve çokbilmiş süpervizörler ile uğraşırsınız. en sonunda da "bi siktirin gidin lan" deyip işi bırakırsınız.