5 Temmuz 1937 Marko Polo Köprüsü Olayı: Çin ordusu hiç bir sebep yokken Japon 1. tugayı kurşun yağdırdı ve yüzlerce japon askeri öldü.
25 Temmuz 1937 Langfang olayı: Çin ordusu telefon hatlarını tamir eden sivil ve silahsız japon teknisyenleri kurşuna dizdi.
26 Temmuz'da Guang An Kapısı'nda Japon güvenlik güçlerine karşı Çin güçleri tarafından pusu kuruldu.
29 Temmuz'da Tongzhou Katliamı: Çin'e bağlı güvenlik güçleri Tungçov'da oturan 420 Japon (110 asker ve 310 sivil)'a saldırarak 230'unu katletti.
Evet sizce bunlar Japonya'nın Çin'e savaş açması için yeterli sebep değil mi ?
Şimdi bakalım ABD ile aralarında neler olmuş.
Japon sanayisi sürekli gelişiyordu ve başta petrol olmak üzere çok ciddi miktarda hammaddeye ihtiyaç duyuyordu. Ancak o zamanlar japonyaya en yakın petrol ve diğer hammeddelere sahip olan ülkeler ingiltere ve amerikan sömürgesiydi.
Amerika Japon sanayisini kendisine rakip gördüğü için Çin-japon savaşında çin'in yanında yer almış ve bunu bahane ederek ingiltere ile birlikte Japonya'ya tam ambargo uygulamaya başlamıştı.
ihtiyacı olan hammaddeyi parayla alamayan Japonya zorla almak zorunda kaldı. Bu arada Japonya zaten bir savaş içerisindeydi ve ABD hala savaşa dahil olmamıştı. Ancak ABD kendi ülkesinde seferberlik ilan etmiş ve sürekli ağır silah, uçak, tank üretiyordu. Japonya öyle ya da böyle Amerika'nın savaşa gireceğini biliyordu. Japonya ihtiyacı olan hammeddeyi ABD daha fazla güçlenmeden bir an önce almalıydı. Çünkü daha sonra hiç alamayacağını biliyordu.
işte bu sebeple pörl harvir saldırısı gerçekleşti. Ve olaylar gelişti.
Başlığı açan arkadaş tam bir tarihi kazananlar yazar mantığının kurbanı olmuş.
