şimdi bu belde sakinleri için çok şey söylerim ama beni kürt düşmanı yaparlar, ırkçı yaparlar....vb.
fakat kaçak elektriğe bu kadar saplantı halinde düşkün bir beldede hep bir ağızdan elektriğin kökten kesilmesini istiyorlarsa ve buna da itiraz eden bir kişi bile çıkmıyor ise o zaman bunların topuna laf etmek boynumuzun borcu gibi görünüyor.
ben şahsen bu zihniyetteki kişilerle aynı havayı solumayı, aynı ülkenin vatandaşı olmayı ve büyük şehre göç edenleriyle aynı ortamlarda bulunmayı düşünemiyorum.
çocuğumun bunların çocuklarıyla okul arkadaşı, iş arkadaşı veya sokak arkadaşı olmasını asla ve asla istemiyorum. nasıl bir sınavdır, nasıl bir cezadır ki bu zihniyetteki insanlara sokakta denk gelme mesafesinde olabiliyoruz.
köküne kadar kaçak elektriği kullanıp "hakkım yendi!" diye ortalarda gezmelerini, "devlet bize bakmıyor" demelerini hazmedemiyorum. bundan sonra kimse kusura bakmasın doğudaki çocuklara yardım kampanyalarına da asla destek vermeyeceğim. bir şekilde bu kişilerin çocuklarına gitme ihtimali engel oluyor bana. 60 yıldır yardım ediyoruz da ne oluyor. adam 3-4 kadın alıyor, 30 çocuk yapıyor yapılan okullar, hastaneler gene yetersiz kalıyor. ben trakyalıyım ve bizim oralarda 40 yıldır okul ve hastahane namına değişen bir şey yok. ama düzinelerce çocuk olmadığı için olanlar yetiyor ve tekrardan okul, tekrardan hastahane yapmaya gerek kalmıyor.
ayrıca bu kaçak elektrik kullanmaktan beyinleri sulananların çocukları nasıl bir haksa artık hak aramak bahanesiyle dağa çıkıyorlar. çok şükür bir senedir dağa çıkanları devlet ilk defa keklik gibi avlamaya başladı. nasıl sevindim anlatamam. bozuk domatesleri kasadan atmazsan diğerleri de çürür çünkü. ha bir de devlet doğuda katliam yapıyor diye ortalarda gezen kuşum aydın bozuntuları da vardı. işte o aydın bozuntuları da o dağa çıkan hainlerden daha da karaktersiz ve maalesef içimizden gezebiliyorlar.
umarım elektrik kökten kesilir de onlarda bizde rahat ederiz. gerçi blöf yapıyorlar. bizim devlet bize kanmaz ama şark kurnazlarına kanmayı da çok sever.
