toplumumuzun ve kapitalizmin bizde yarattığı algıyı düşünürsek insanların fit vücutlar ve kaslı ya da ona yakın vücutlar olmasını özendirir.
bu da toplumda beğeni görüntüsünü iter. kişiler artık o tarz kişilere ilgi duyar. zihinler ve mantık arka plana itilirken artık görüntüler konuşulur oldu.
işte tam bu sırada spor salonları, zayıflama hapları, estetik ameliyatlar, ilaçlar, kimyasallar kazanmaya başladı.
bunu yapamayanlar ise toplumda hor görülmeye; kişilerin depresyona sürüklenmesine sebebiyet verdi ama kimse fark etmedi.
zekasıyla bir yere kadar gelen kişiler daha prezentabl kişiler tarafından geçildi. literatüre prezentabl kelimesi katıldı.
tüm bunlar işte yok olan toplumsal değerlerin ve bu yok olan değerler karşısında yok olan psikolojinin temelenmesine sebebiyet verdi.
kabullenilmişlik sendromları ortaya çıktı. oysa bu kabullenilmişlik yerine var olanı savunma bu insanlarında gerçekten çok önemli olduğunu göstermeye çalışma çok daha mantıklı olurdu.
yok oldu!
insanlık.
değerler ve fikirler.
insanlar kas yaparken zekalarını geliştirmeyi unuttu. çünkü zekanın bir önemi yoktu. fiziğin her şeye yeter hale geldi.
tüm bunlar toplanınca insanlar tarafından dışlanan insanlar artık kendilerini kapatır oldu.
unutmayın herkesin bünyesi aynı değildir.
herkesin iradesi ve düşünceleri aynı değildir.
mutluluk içinden gelendir. toplumun yarattığı sahte mutluluklarla olmayın.
nokta.