Filmin mânâlı adı: kurulmuş insanoğlu'dur.
Şimdi altını çizerek şunu söylüyorum ki, kubrick kendi fikrini perdeye yansıtmıştır. Evet anarşizim serpilmiştir fikirlerine ama subjektif anarşizm ortaya çıkmıştır. Kubrick filmde* şiddetin olması gereken bir olgu olduğunu, silinmesinin doğru olmadığını(özellikle de yapay yollarla) vurgulamaktadır. içinde oldukça fazla ironi barındırır film: droog serserilere beyaz giydirilmiş, cat woman elinde beethoven heykeliyle alex'e saldırır, droogiesler kafa yapan süt içerler, alex hapishaneden çıkınca droogieslerinin polis olması(şiddeti yönlendirmişler. dayak atmayı seven polis oluyor ironisini yapmış) vs... Şiddetsizlik bireyde kişiliksizlik yapar. Öyle hükümet yalakaları çıkar ortaya demiş ayrıca(filmin sonu). Devlete de faşizan ve iki yüzlü bir profil çizmiş.
Kubrick şiddetin eleştirisini de yapar ayrıca(droogieslerin çötönk diye evlere birkaç tatlı laf sonrası girebilmesi). Özellikle 20nci yüzyılın ikinci yarısından itibaren modernitenin ve proje olarak modern değerlerin bir simgesi konumunda olan, L.W. Beethoven'u Alex'in çelişkilerle dolu kişiliğini tamamlayan bariz bir imge olarak vermiş ve şiddetini Beethoven ile bağdaştırmıştır.
Ayrıca hapis alex gibiler için ıslah yeri değildir. onlar orada düzelmezler, çıktıklarında da aynı şeyi yapacaklar mesajını da çakmış. Demiş de demiş Kubrick abi.... izlemeye değer. Fakat tam anlamak için biraz araştırma yapmanızı gerektirecek bir film. Son olarak imgelere dikkat!
--spoiler--
Frank Alexander: She was very badly raped, you see! We were assaulted by a gang of vicious, young, hoodlums in this house! In this very room you are sitting in now! I was left a helpless cripple, but for her the agony was too great! The doctor said it was pneumonia; because it happened some months later! During a flu epidemic! The doctors told me it was pneumonia, but I knew what it was! A VICTIM OF THE MODERN AGE!! Poor, poor girl!
--spoiler--