Kasabayı sel basmış. Sular giderek yükselirken, halk panik içinde kaçmaya baslamış. Kilisedeki herkes dağılırken, kaçmayan papaz demiş ki:
- Ben yıllardır Tanrıya kulluk ederim. Hep onun yolunda çalıştım, Tanrı beni kurtarır.
Sular iyice yükselirken, papaz kilisenin bir üst katına çıkmış, bakmış ki; insanlar kayıklarla geçiyorlar. Kayıktakiler bağırmış:
- Hadi peder, atla kayığa!..
- Siz gidin, Tanrı beni kurtarır.
Sular yükselmeye devam edince, papaz kilisenin çatısına çıkmış. ikinci kayıkla geçenler papazı uyarmışlar:
- Hadi peder, çok geç olmadan atla!..
Papaz onların da uyarısına aldımamış:
- Hayır, siz gidin, Tanrı beni kurtaracak biliyorum.
Sular iyice yükselince direğe tırmanan papaz, tepesinde bir helikopter görmüş. Helikopterdeki kurtarma ekipleri papaza seslenmişler:
- inat etme peder, gel bizimle!..
Papaz yine inat etmiş:
- Olmaz, Tanrı beni kurtaracak!..
Sular daha da yükselmiş ve papaz boğulmuş. Boğularak ölen papaz, öbür dünyada Tanrının huzuruna çıkıp sitem etmiş:
- Ben sana küstüm Tanrım!
Tanrı merak etmiş:
- Hayrola papaz efendi, niye küstün?
- Tanrım, bunca yıl yolundan ayrılmadım, bir kere başım sıkıştı, sen beni kurtarmadın.
Papazın sitemi üzerine, Tanrı demiş ki:
- Sana iki kayık, bir helikopter yolladım ya, daha ne yapayım?