80 Kalibre, 80li yillarda dünyanin bircok ülkesini müzigiyle kasip kavuran Ronnie James Dio, Skidrow, Iron Maiden, Ozzy Osbourne, Manowar, Rainbow, Black Sabbath gibi gruplarin etkisinde kalan insanlarla kurulmustur. Yapmak istedigimiz ve yaptigimiz bu kültürün bir kismini ve Türk ahlak, örf ve adetlerini de icine dahil ederek, sadece yabanci kültürün degil yurdumuz insaninin da dinleyebilecegi bir seyler olusturmaktir. Amacimiz Cem Karaca, Pentagram, Baris Manco, Ilhan Irem gibi insanlarin yürüdügü yolda yürümek, insanlara müzigin sadece ucuz pop ve ici bos kendini tekrar eden sözlerle yapilmadigini göstermek, ülkemizdeki müzik standardini yukari cekmektir. Biz sadece bu yola bas koymus 4 müzisyeniz, tek amacimiz ulasabildigimiz kitlenin gözlerini acip tüketime yönelik müzige hayir demelerini saglayacak ilhami onlara vermekte vesile olmaktir. Yurdumuzun müzikal anlamda bu kadar zengin bir potansiyele sahip olmasi sayesinde elbet bu tüketici ucuz kalitesiz müzik tutunamayacak ve cökecektir. Biz buna kendi yetistigimiz kültürle ve yapabildigimiz tarzla, Türkce Heavy Metalle destek veriyoruz.
80 Kalibre Kisa Tarihcesi;
80 Kalibre 2006 yilinda Hidayet Can Özcan (Vokal), Andac Karabulut (Gitar), Abdurrahman Yaltir (Bateri) ve Ömür Gülcicek (Gitar) ile ilk calismalara basladi.Daha sonralari gruptan ayrilan Abdurrahman ve Ömür'ün yerine davulda Can Tokgöz ve gitarda Alp Soganci ile calismalarina devam etti. Tarza uzak kalmasi nedeniyle gruptan ayrilan Can'in yerine grubun simdiki bateristi Ümit Yüceaktas ve bas gitara Caner Öner geldi. Egitimine devam etmek zorunda olan Andac Karabulut grubu birakmak zorunda kalinca gitara gelen Caner Akova ile grup yeniden yapilandi ve daha özgün bir sound yakaladi, yine müzik ve tarz farkliliklari nedeniyle Alp Soganci gruptan ayrildi ve grup tek gitar devam etme karari aldi. Grup son olarak davulcu Ümit Yüceaktas ile yollarini ayirdi. Su anki kadromuz;
Fikir güzel ve ilham alınan/referans gösterilen kişiler de çok sağlam, bu tarafıyla tam destek. Ama grup arasında bir anlaşmazlık hissi uyandırdı bana bu sık kadro değişimleri. Özgünlük pek yok bence müziklerinde, biraz Pentagram, biraz Kramp biraz da Diken karışımı denebilir. Şahsen vokalin Pentagram'la çok benzeşmesi beni rahatsız etti, Taylan** gibi, Ahmet** gibi özgün bir vokal olabilirmiş, vokalist en azından bu potansiyeli veriyor. Ha bi' de Kurtul Zindanından parçası Kramp'ın Püf Püf parçasından bariz arak. Hani Anadolu kültürü deyipte daha önce yapılmış şeyleri üstüne pek bişey katmadan önümüze sunmaları. işte bu tarafıyla da olmaz işler bunlar demek istiyorum. tabi herşekliyle ülkedeki pop-up'lardan iyidir, eleştrilerim daha da iyi olabilecek bir grup olduğunu düşünmemden.