jacob yerine; ak sakallı, kendi halinde, her şeyi bilen bir dede olurdu. girerken ışığı mışığı kapatırdık ama içeri girdiğimizde onu görürdük. o da gel yavrum gel derdi. öyle konuşurdu locke imamla.
''nolcak bu adanın hali'' diye. bünyamin in dine yöneleceği hakkında tartışırlardı. teeyy tey.