Birinciler, ezilmişliğin acısını çok çekmişlerdir;
ikinciler, eze eze bir onları ezdiğinden çok mahcupturlar.
Birinciler, ezik ve azınlık olmanın acısıyla, fecaat yanlışlara düşmüşlerdir;
ikinciler, artık ezemeyeceklerini bilmenin burukluğundadırlar.
Birinciler, yine de kendisine en yakın, en kardeş, en yoldaş, en yurttaş olana düşman olmanın vicdani acısını yaşamaktadırlar;
ikinciler, yine de kendisine en yakın, en kardeş, en yoldaş, en yurttaş olanı yıllarca ezmiş olma yanlışlığından bile özür dileyememenin kibirli duruşundan muzdariptirler.
Birinciler, eskiden hep kaybedişi kabullenirken, şimdi ikincilere karşı aç savaşıp kaybetmenin çöküşünü, utancını duymaktadırlar; ikinciler, bir kez daha zavallı kardeşlerini yenmenin hazzına kapılmaktadırlar.
Bu kadar tekken, bu kadar iç içeyken, birbirine bu kadar kara sevdalıyken, bu kadar ayrılmak isteğinden iki halkın da birbirine yakıştırmadığı günü özlüyorum