Üniversitede sürekli perdesuyle dolanan bi arkadaş vardı giyimine kuşaMina oturusuna kalkışina her daim dikkat ederdi. Üstelik çokta hanimefendiydi.
Halada öyle...
Gel zaman git zaman,yasam tarzi ve hayata bakış açımiz birbirimize hiç uymasada frekanslar bi şekilde tutmuş olaçak ki samimi olduk bu hanim kızla.
Kaldı ki hala GÖRÜŞÜRÜZ.
Beni sürekli kahve içmeye evine davet ederdi. Nasipse inşallah demekten öteye geçemedi ilk bir sene. Bi hafta sonu aradı gel içelim şu kahveyi bizimkiler yazlıkta canım sıkılıyor dedi.
iyi dedim yolla adresi geliyorum.
Gittim , oturdukları sitede elli tane blok olduğundan dolayı beni site giris kapısında yine upuzun pardusesiyle karşıladı bu canım arkadaşım. Hatta esprisini bile yaptım. Ben buharlaştım bu sıcakta sen hala çıkaramadın şunu dedim. Yürü be sende zıpcık diye karşılık verdi birde kahkaha attı.
Lakin daire kapısından girer girmez o giydiği şeyin fermuarını bi indirdi ki aman allahım.
Altında ultra mini bir etek üstü askılıdan kısa sutyen den uzun garip bi giysi ( adını söyledi ama hatırlamıyorum )
Serpil ben sevismeye gelmedim kahve içip gidecektim) diye esprisini yapsamda yüzümdeki o şaşkınlıktan açıklama gereği mi duydu anlatası mi vardi bilmem. Kapalı kadınların genelde evlerinde bu şekilde dolaştığını fantazi dünyaların daha geniş olduklarını hem sözle hem dolabında ki kıyafetleriyle şrank diye çarpmıştı suratıma.
Not : onda ki iç çamaşırların onda biri yok bende hala... alamamda sanıyorum kendimi öyle görünce utanırım gibime geliyor. Hem bim in 3 lu kilotari daha güzel ve dağa uygun. 90 derecede gözün kapalı yıka. Gülmeyin lan! Hijyen de önemli.
Ah serpil ah... bana gerçek dünyayı öğreten serpil... gözümü açan serpil.
