hayvan gibi çalım atan bir Trabzonlu vardır illa ki...
Yani havasında mı suyunda mı, adamımız 50 yaşında, hala ip gibi dizer.
Profesör olmuş, asistan masistan dinlemez, hepsini pazara gönderir.
Bir de herkes barzo barzo giyinmişken, en janti formalar, krampon ve tozluk vs ile maça çıkan, saçı jöleli veya taralı, fitness salonu insanı da olmazsa olmasıdır. Bu adamların arabaları spordur mesela, aile arabası veya ağır ama güvenli sedan almazlar. havalı ve hızlı abilerdir, sertlik görünce soğurlar.
gol kaçırıp kaçırıp "ben daha ne yapayım" diyerek suçu hep başkalarına atan egoist forvet de tanım gereği sahadadır.
Bir de yılmaz görev adamları vardır. Bunlar sağ-sol-orta defans pozisyonlarında oynarlar, tellere adam gönderirler, kendileri de yapışırlar. Konuşmazlar, maç sonu da çoğunlukla yorumları dinlerler, sıkı görev adamlarıdır. Şort giymez bu abiler, genelde eşofmanla oynarlar.
maça hep 11 dakika geç kalan adam da olmazsa olmazıdır bu alemin. "Abi kusura bakmayın" cümlesi fiks menüdür, ısınmadan forvetteki yerini alır ve kalan 49 dakikayı 253 metre koşarak bitirir.