izmire taşındığımda güzel bir berber aramaktaydım ki bir arkadaşın tarifiyle efsane kesim yapan, işin ustası bir berber buldum. bay bayan kuaforu, yan koltukta bayanın saclarını kesiyorlar, ** dedim ya işin ustası konuşması, müsteri diyologu mükemmel, dedim bu berber değdirmez. adam o kadar dikkat ediyor müsteri memnuniyetine, her türlü konfor sağlanmış berberde, hem bayanların sacınıda kesiyor onlara da değdirecek degil ya.. neyse gercekten bu berber digerlerinin aksine temastan kacınıyordu. bir müddet sonra işi olduğu bir vakit yeni aldığı berber, ben kessem sorun olur mu dedi, diyemedim ben daha sonra geleyim, oturdum koltuğa o ara kıllandım zaten, uzerimize pelerin gibi ortulen ortuyu neredeyse sevismisizde gomlegimi giydiriyor gibi orttu. saclarımı yıkarken hayatımda o kadar saclarıma degmedigimi farkettim, adam resmen oksuyordu kafayı, köpükte var tükürsem ağzımdan boşaldım sanacak etraftakiler. neyse ben kızarıp bozulmaya basladım, anladı herhalde kısa kesti sampuan fantazisini. traş başladı yanlışlıkla bir kaç değdirdi diye düşünmeye başlamak üzereydim ki, okuyo musun? kaça gidiyorsun? dedi, bittiğim an! cem yılmaz muhabbetine dondurdum hemen g.tü kurtarmak için. korkudan, karsılasmamak icin bir daha da gidemedim degdirmeyen berbere bile. gel zaman git zaman yanlışlıkla amerikaya gittim, giderken saclar hafif uzundu zaten, ilk hafta berbere gideyim dedim. ahanda su berbere git dediler, iceri bi girdim hepsi bayan! amski pardon yanlıs oldu herhalde ben tras olacaktım demeye cabalarken, efsane hatunu gordum! gulumsemesiyle bitirmisti beni, dogru yere geldiniz falan derken efsane ablamız soyle gecin baslayalım dedi, bekliyorum degdirsin diye ama bu sefer bi alet yok ki ablamızda degdirsin! bi ara dikkatim dagılmıstı neden diye sordu! memen koluma degdi diyemedim *.
sonuç: erkek olunca kötü, bayan olunca iyi oluyor ne diyim *
