deniz baykal genelde laiklik kavramını ön plana çıkarırken, turhan çömez somut soygunları, olayları ortaya koymaktadır.
halen iddiam şudur ki, deniz baykal seçim dönemindeki mitinglerinde konuşmasını gemicik ve saat üzerine kurmayıp, ekonomik politika, cari açık, ithalat patlaması, üretim düşüşü, enflasyonun sanal küçüklüğü, yolsuzluklar, parti yandaşlarına verilen ihaleleri anlatsaydı -ki bunları kanıtlamak zor olmasa gerek bir muhalefet lideri için-, en az %30 oy alırdı, bütçe görüşmelerinde yaptığının yarısını yapsa yine en az %30 alırdı. yine iddiam şudur ki, devlet bahçeli elindeki dış politika kadrosunu ön plana çıkarıp, hükümetin yanlış politikalarını anlatsaydı, ip atmasaydı, sadece pkk odaklı miting konuşmaları yapmasaydı en az %20 oy alırdı. turhan çömez hem olayı ortaya koyup, hem yapılması gerekeni ortaya koymaktadır. deniz baykal'ın namuslu bir siyasetçi olduğuna kalıbımı basarım ancak, muhalefet ederken, iktidar hedeflemek gerekir "armut piş, ağzıma düş" modunda rakibin kendi kendine düşüp, iktidarın kendisine gelmesini beklemekle hata yapmaktadır.
akp'yi iktidara getiren muhelefetin somut örneklerle bu adamların yüzünü göstermemesidir -bakın gösterememesi değil, göstermemesi- turhan çömez, akp saflarındayken de aynı kararlılıkla somut olayları gündeme getirerek parti içinde deniz baykal'dan daha fazla muhalif duruş sergilemiştir.
turhan çömez gibi adamlardan çok lazım gelir bu ülkeye. eğer basın ciddi şekilde ilgi gösterirse kendisine, ciddi bir siyasi oluşum içinde olabilir.