"Gökbilimin mütevazılaştırıcı ve kişilik kazandıran bir deneyim olduğu söylenir. Belki de insanın kibrinin ne kadar aptalca olduğunu bundan daha iyi gösteren bir fotoğraf yoktur. Bence, birbirimize daha iyi davranma sorumluluğumuzu vurguluyor, ve bu mavi noktaya, biricik yuvamıza." sözlerinin geçtiği carl sagan konuşmasıdır.
kendisi hakkında yorum yapmayacağım ama bu sözlerine katılmıyorum ve mantıklı bulmuyorum. çünkü kibrimizin ve bencilliğimizin üzerinde yaşadığımız gezegenin evrende bir hiç olmasıyla alakası yok. Bunu savunurken bir tek teist perspektiften yazmayacağım ama aklıma gelmişken onu da söyleyeyim kısaca. mesela en basitinden o evren o hiçlikte yaşayan insanların imtihanı için yaratılmışsa ve geri kalan sayısız galaksi ve yıldız da sadece yaratıcının sanatını göstermek içinse bu durumda dünyada yaptığımız şeyler daha da önem kazanmış olur zira artık bu davranışlar sonsuz yaşamımızı etkileyecektir.
tanrı'nın olup olmadığını bir kenara bıraksak da durum değişmiyor. tüm insanlık olarak çıkarımız için yaşadığımıza göre, her ne kadar bizim bu dünya'da yaptığımız onca savaş, zulüm, teknoloji vs. evren için neredeyse bir hiç olsa da ortalama 70 küsür yıl yaşayıp ölen varlıklar olarak bizim iç dünyamız için devasa öneme sahip. mesela çok sevdiğinizi birini küçük yaşta kaybederseniz hayatınızın geri kalanında muhtemelen onun izini taşıyacaksınızdır.
bence sagan'ın söylediği bu sözler insanı belki bir ihtimal nihilist yapabilir. ilk okuyuşunuzda yukarıda yazdıklarımla çeliştiğini düşünmüş olabilirsiniz ama nihilizm zaten bizim istek ve arzularımızın kainat için bir hiç olması ile alakalı değil yukarıda da dediğim gibi bizim iç dünyamızda ne derece etkili olduğudur. e bunu söyleyen adam da en nihayetinde bilim yapmaya devam ettiğine göre yani hayatını bir şeylere adadığına göre bu nihilizm ihtimali de bana uzak geliyor.
hülasa, carl sagan'ın popülist bir niyetle bunları söylediğini de düşünmüyorum tabi ama gerçek hayatta karşılık bulmayan söylemler olduğu da aşikar. bu durumu, elinde güç olmayan kesmin ahlaklı olduğunu zannederek kendini avutmasından ve eline güç geçiren çoğu kişinin neler yapabildiğine şahit olduğumuzda anlarız. zira adamlar kendi çıkarlarının kendileri için hala çok önemli olduğu gerçeğini unutacak kadar saf değiller maalesef.