bugün bir tanesinin ne yazık ki dersine girdim, türkiye'nin toplumsal yapısını anlatırken eril eril konuşmaktan, bağğğğyan demekten, eskiden böyle miydi, yırtık pantolonları şimdi hem bağğyanlar hem erkekler giyiyor demekten kendini alamamaktan öteye gidemiyor. sözde yurtdışına gitmiş 10 yıl, almanya'da yaşamış. ve en önemlisi kadınların gitgide küreselleşen dünyada yerinin artmasını hazmedemiyor. feminizmden bahsederken sanki korku filminin bir enstantanesini anlatıyor. hoca git allah aşkına ya. görünen o ki bilgili olmak yetmiyor, bu içten içe duyulan bir güç gösterisi, bir totaliterlik. neymiş bunlar toplumsal yapıyı çökertiyormuş. gerçek akademisyenlik bu değil.