yuzme ogretmeni

entry1 galeri
    1.
  1. yüzme kurslarında yüzme öğreten kimseye verilen ad.
    antrenör diyen de var.

    ben küçüktüm kursa giderken "öğretmenim" diyordum.
    o yüzden başlık böyle.
    itiraz istemem.

    yüzmeyi öğretir işte.
    6 adet kulvar vardır.
    en hızlı yüzenler birinci kulvarda takılırlar;
    en yavaşlar altıncı kulvardadır falan filan...

    her dönem bir kulvar atlanır.
    ben en son üçüncü kulvarda iken yavaş yüzdüğümü farkettiler.
    "öğretmenler" farketti.
    "napalım, napalım; bir dönem daha bekleyelim bunu" dediler,
    beni üçüncü kulvarda bıraktılar.
    sınıfta kalmak gibi birşey işte.
    üzüldüm.
    üzülmeyi sevmem.

    moral bozuyor yalnız.
    hem de çok pis.
    pisliği de sevmem.

    neyse;
    kulvarda kaldım bir dönem daha;
    baktılar o dönemin sonunda hala yavaş yüzüyorum,
    "napalım alalım öbür kulvara bari" dediler.
    ikiye aldılar.
    ama acıdıkları için yaptılar biliyorum.

    yanımda yüzenlere bakıyorum; ulan ben 25 metreyi gidip gelene kadar adamlar 75 metre yapıyor.
    şoka giriyorum falan.
    ama küçüğüm daha ağlıyorum falan.

    ikinci kulvarın öğretmeni de manyak bişey.
    taş hatun sandınız ama değil.
    izbandut mustafa abi.

    yavaş yüzeni dövüyor.
    ama "şakadan tarzı" bir dövüşü var.
    ben de yavaş yüzüyorum ya; ağlamaya başladım...
    klasik zaten sulugöz ufaklık.
    çıkardı havuzdan "izbandut mustafa öğretmen", dövmeye başladı beni.
    heralde başka birşeye sinirli benden çıkarıyor.
    en son o köpük denen dalgayı kafama fırlattı.
    fırlattı derken aramızda 30 cm ya var ya yok.

    benim kaş açılmasın mı?
    açılsın.

    pederi aramasınlar mı?
    arasınlar.

    beni de hastaneye götürsünler mi?
    götürsünler.

    peder benden bir 5 dakika sonra hastaneye geldi;
    bana baktı; "noldu lan" dedi.
    "mustafa abi" de yanımızda.
    "öğretmen" kendisi.
    yüzme öğretmeni.
    anlattım ben de olanları...
    bir yandan da ağlıyorum.
    babam odadan çıkardı öğretmenimi.
    öğretmenim benim.
    canım benim, canım benim.
    seni ben pek çok, pek çok severim.

    mustafa abinin elmacık kemiği göçmüştü en son gördüğümde.
    hastane polisi müdahele etmiş.
    peder nezarette.
    neyse ki şikayetçi olmadı öğretmenim benim.
    canım benim.

    gördüğünüz gibi yüzme öğretmenleri de zararlı olabiliyor.
    bunlar bile dayağa alıştı yahu.
    kurstan attılar herifi.
    benide attılar ayrı.

    yazı bittikten sonra gelen edit: hayır anlattım anlattım bağlayamadım. bu da böyle bir anım işte.
    0 ...
  1. henüz yorum girilmemiş
© 2025 uludağ sözlük