Padişahlığı sırasında görüş ayrılığı sebebiyle onlarca aydını journalcilik faaliyetleri ile sürgüne gönderen padişahtır aynı zamanda. Çağın gereklerine ayak uyduramayan, demokratikleşme hareketlerini sürgünle, sansürle, baskıyla sindirebileceğini düşünen hastalıklı bir kafa yapısına sahiptir. Koca bir döneme zorbalık, baskı anlamına gelen istibdat dönemi denmiştir sayesinde. Kaybettiği savaştan meclisi sorumlu tutup fes edecek, Reval görüşmelerinde ülkesinin bölünme planlarını göremeyecek ve ingiliz mandasına olumlu yaklaşacak kadar kadar aciz bir devlet yöneticisidir(!) Günümüzde yobazlar tarafından methiyeler dizilen, ata olarak bellenen ve kıymetinin bilinmediği idda edilen padişahtır aynı zamanda. Abdülhamid'i anlamak gibi ipe sapa gelmez uyduruk kitaplarla savlarını sağlamlaştırmaya çalışırlar ama kaç cariyesi ve bu cariyelerden kaç çocuğu olduğunu pek konuşmak istemezler bu yobazlar. Velhasıl çok dolu adam çok (!)